Başbakan Binali Yıldırım, Diyarbakır ziyaretinde yaptığı konuşmada eğitimcilere yönelik bir operasyonun yapılacağını duyurmuştu.
Başbakan, şu konuşmayı yapmıştı; “Bu bölgede görev yapan, terörle bir şekilde iç içe olmuş 14 bin öğretmen olduğu tahmin ediliyor. Ancak bunların ne kadarının doğrudan terör örgütüyle ilişkili olduğu, ne kadarının olmadığı yapılacak incelemelerle, soruşturmalarla ortaya çıkacak. Bayramdan sonra okullar açılıyor, Milli Eğitim Bakanımız ile konuştuk, tedbir olarak üzerinde şüphe bulunan, gerekli tespitleri yapılan bütün öğretmenler açığa alınacak, yeni ders döneminde bunlara görev verilmeyecek. Bunun yerine yeni baştan öğretmenlerimizi buraya göndereceğiz.”
Bu konuşmadan birkaç gün sonra ise düğmeye basılmış ve 11 Bin 285 öğretmen açığa alınmıştı.
Milli Eğitim Bakanlığı'nın Twitter adresinden yapılan açıklamada, “Bölücü terör örgütü bağlantılı 11 bin 285 personel açığa alındı” denildi.
Bakanlık tarafından illere gönderilen yazıda, ekli listede adları ve görevlerine yer verilen 11 bin 285 Bakanlığa bağlı okul ve kurumlarda görevli personelin, güvenlik kuvvetlerince bölücü terör örgütüne karşı yürütülen iç güvenlik operasyonları ile güvenlik amacıyla alınan diğer tedbirleri ve bazı illerde ilan edilen sokağa çıkma yasağını akamete uğratmak ve eğitim öğretim hakkını engelleyici nitelikte eylemlere katılarak terör örgütüne destek verici nitelikte faaliyetlerde bulunduğunun tespit edildiği bildirildi.
Kesin ifadeler kullanılmış ve ceza şart…
Yazıda, şu ifadelere yer verildi; “Personelin bu fiilleri ile 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 6, 7, 8, 10 ve 11'inci maddelerine aykırı hareket ettikleri anlaşıldığından, 21 Temmuz'da Resmi Gazete'de yayımlanan olağanüstü hal kararı, 23 Temmuz tarihli ve 29779 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname gereğince eyleme katılan ya da destek veren personelin görev başında kalmasında sakınca görüldüğünden aynı kanunun 137'inci maddesi gereğince ilgililer hakkında görevden uzaklaştırma tedbiri alınmıştır.”
Hatta Bakanlığın yazısında, söz konusu personele tebligat işlemlerinin acilen yapılması istendi.
Hükümet yetkilileri, bakanlar, gazeteler, televizyonlar hepsi sanki ağız birliği etmişçesine, “Terör örgütü ve uzantılarına destek verici nitelikte faaliyetlerde bulunan öğretmenler açığa alındı” diyorlardı.
Bu eğitimciler arasında Batman’dan da 946 öğretmen vardı.
Bu eğitimcilerin büyük bölümü bu karar sonrasında büyük bir çöküş yaşadı.
Kimisi öğrencilerinden ayrı kaldığı için kahroldu, kimisi hayallerine ara verdiği için yıkıldı. 2,5 ayı aşkın bir süre hergün “Ne olacağım” sorusunu belki binlerce kez sordu kendisine.
Tamamı Eğitim sen üyesi olan bu eğitimcilerin suçsuz olduğunu defalarca bu köşeden dile getirdim. Onlara yapılanın büyük bir haksızlık olduğunda ısrar ettim.
Bu görüşü sadece ben değil, birçok kişi de paylaşıyordu. Hatta Ak Parti İl yöneticileri bile yaptıkları açıklamalarda bunu açıkça söylüyordu.
Bu durum sendika içinde de bir huzursuzluğa neden oldu.
Zire hergün Atatürk Parkı yanında eylem yapan eğitimcilerin sayısı 150-200’ü geçmiyordu. Hak arayışında olan eğitimcilere kendi arkadaşları bile sırt döndü. Hergün düzenlenen ‘Öğretmenime Dokunma’ eylemlerine, “Belki buralarda görünmesem, eyleme katılmasam geri dönerim” diyerek gelmeyen yüzlerce eğitimci oldu.
Bir yönden baktığınızda haksız da sayılmazlar. Çünkü ‘Terör Örgütü’ ile irtibatlı olduklarından! açığa alınmışlardı.
Bu kadar eğitimcinin bu suçtan açığa alınmasına kimse ne ihtimal, ne de bir mana veremiyordu.
Yaklaşık 80 gün açıkta kalan eğitimcilerden 806’sı önceki gün görevi iade edildi. Daha önceden 36’sı ihraç edilmişti. Bu iadelerin ardından hala soruşturmaları süren 110 öğretmen kaldı. Onların akıbeti şimdilik belli değil. Devam eden soruşturmanın bitiminde ya ihraç edilecekler, ye da göreve iade edilecekler.
Şimdi buradan sormak lazım…
Bu eğitimciler ile ilgili hangi kritere dayanarak hükümet ve bakanlıktan, “Terör örgütü ve uzantılarına destek verici nitelikte faaliyetlerde bulunan öğretmenler açığa alındı” açıklaması yapıldı?
Bu peşin hükme rağmen nasıl oldu da toplamda 6 Bin 700, Batman’dan ise 806 öğretmen göreve iade edildi?
Bu kararla kırılan, yıkılan eğitimciden nasıl bir verim beklenecek?
Peki ya aynı sendeki üyesi olan ve yapılan eylemlere katılan ve katılmayan eğitimciler, bu sürecin sonunda nasıl yanyana oturacaklar?
Bu soruları daha çok sıralamak mümkün. Peki, ama cevap verecek birileri çıkacak mı?
Herşeye rağmen öğretmenlerin sgöreve iade edilmesi sevindirici.
Şimdi bu eğitimcilerin motivasyonunu yükseltmek gerekir. Bu da bu motivasyonu düşürenlere düşüyor.