Çözüm süreciyle birlikte yere doğru bakan namlular son süreçte artık yere paralel hedef gözetir oldu.
Çok tehlikeli bir süreçten geçiyoruz.
Hükümetin başlattığı çözüm süreci, yine hükümetin anlamsız tutumu sayesinde durmuş durumda.
Seçim sonrası bir türlü İmralı’da bulunan Öcalan ile görüşmeler yapılamadı.
Bu da gerginliği arttırdı.
Çözüm sürecini başlatan hükümet, bitirecek olan da.
Zaten en başından beri ağırdan alan ve zamana yayma çabası içindeki hükümet, son zamanlarda iyice boş vermiş durumda.
Hani baldıran zehiri içilecekti.
Hani bedeli ne olursa olsun vazgeçilmeyecekti.
Süreç ile birlikte devam eden ateşkes sürecinde askeri operasyonların yapılmasını anlam vermek mümkün değil.
Ne için yapılıyor bu operasyonlar.
Defalarca sınıra yakın karakollardan dağlara top atışları yapılıyor. Hatta uçuklar bombardıman yapıyor. Bunun anlamı ne?
Son olarak Cudi dağındaki binlerce hektarlık orman, karakoldan atılan top atışı sonrası yandı kül oldu.
Başka bölgelerde devlet tüm kurumlarıyla seferber olur, uçak ve helikopterlerle yangına müdahale eder. Ancak Cudi’deki yangın 3 gün sonra ve sadece insan gücüyle söndürülebildi. O bölgede yaşayan vatandaşlar olmasa belki hala devam ediyordu oradaki yangın.
Ama Cudi’de değil, asıl yangın bölgede.
Suruç’ta günahsız 32 genci katleden DAİŞ çeteleri ellerini kollarını sallayarak ülkede gezebiliyor.
Bu devletin istihbaratı, emniyeti askeri ne yapıyor.
Durun bakalım Suruç’taki bu katliamın ardından daha ne skandallar çıkacak ortaya.
Bu olayın ardından devlet birimlerinin zafiyetlerini ortaya koyacak o kadar çok yanıtlanması gereken soru var ki.
Bu patlama yaşanırken, büyük acılar oluyorken havuz medyasının hedef saptırma alçaklığını gördük.
Diyarbakır’daki HDP mitingine yönelik bombalı saldırıyı görmedikleri için çokça eleştirilen Ak Parti yandaşı medya, bu kez Suruç’taki olayı gördü. Ancak yine çarpıtmalar ve hükümeti aklayacak bakış açısıyla gördü.
Herkes orada yaşamını yitiren 32 genci havaya uçuran DAİŞ ve destekçilerini konuşuyorken, havuz medyası patlamanın sorumlusu olarak HDP’yi işaret etti.
Suruç’taki patlama sonrası Demirtaş, saldırıdan geçici AKP hükümetinin sorumlu olduğunu söylemiş ve “Halkımız kendi güvenlik tedbirlerini geliştirsin” ifadelerini kullanmıştı. Bunun üzerine ‘havuz medyası‘ olarak bilinen AKP’ye yakın gazeteler, Demirtaş’ın açıklamalarını hedef göstermişti.
Demirtaş’ın bu açıklamasını havuz medyasından 5 gazete aynı manşetle vermiş. Star, Sabah, Türkiye, Yeni Şafak ve Akşam gazeteleri “Demirtaş’tan tehlikeli çağrı” başlığını kullanmış.
Sanki bir merkezden sipariş verilmiş gibi.
Bu bir tesadüf değil.
Bu durumu Demirtaş şöyle yorumluyor; “Aynı dakikada aynı manşetle çıkan isimleri ayrı 5 yayın organı. 30 ölü var ama onların derdi başka. Bu medya dilinin yarattığı tahribatın büyüklüğü çok fazla maalesef. AKP, kendini sorgulamaya medyasından başlamalıdır.”
Bu medyanın AKP’nin zayıflamaması ve kendi para musluklarının kapanmaması için ülkeyi ateşe vermekten çekinmediğini dile getiren Demirtaş, “Bunları okumayın, inanmayın, aldanmayın. Bunlara rağmen demokrasi adalet ve Barış olacak ülkemizde.
Katliam sonrası yapılan bazı değerlendirmeler ve partimize dönük saldırılar en az bu katliam kadar acıdır. Bu katliamı yapanların amaçlarından ulaşmak istedikleri hedeflerden çok çirkini maalesef Türkiye'de bazı siyasetçiler ve bazı medya organları tarafından yapılmaya devam ediliyor. Parti binalarımızın güvenlik tedbirlerini artıracağız, STK'lar da artırsın, vatandaşlarımız artırsın.
IŞİD barbarlarının teröristleri var her yerde. Havuz medyasının en aşağılık sesleri silahlanma çağrısı yaptık diye saldırıyorlar. Bunlar kendi kinlerinde boğulmuş insanlar, yazdıklarının çizdiklerinin farkında değiller. Bu en az katliam kadar acıdır. Görünen o ki bu katliam sonrası ülkenin medyası, siyasetçileri birbirine yakın duramıyorlar. Hepsi kendi kinlerinde boğulmuş insanlar. Biliyorum paranızı kim verirse onun düdüğünü çalıyorsunuz. Ne kadar saldırırlarsa saldırsın bu ülkede huzur içinde yaşayacağız. Bu alçaklara rağmen HDP başaracak” diye konuştu.
Barış dilini konuşması gereken 0hükümet medyası, adeta savaş çığırtkanlığı yapıyor.
Bu ülkeyi ateşe sürüklediklerinin farkında değiller…