Cinsel istismar düzenlemesi son günlerin en çok konuşulan konularından biri oldu. Muhalefet, Ak Parti’nin gece yarısı görüşülen maddelere ilave ettiği bu değişikliği ‘Tecavüzcülere Af’ olarak niteledi ve tepkiler çığ gibi büyüdü.
AKP'li vekiller tarafından TBMM Genel Kurulu'na sunulan önerge tecavüz suçlularının serbest kalmasını gündeme getirdi. Kabul edilen cinsel istismar önergesi hakkında Adalet Bakanı Bekir Bozdağ; çocuk yaşta evlendikleri için cezaevinde bulunan 3-4 bin arasında kişinin tahliye edileceğini açıklaması tepkilerin büyümesine neden oldu. Sosyal medyada #TecavüzMeşrulaştırılamaz hastagi ile bu önergeye tepkiler gösterildi.
İşin diğer boyutuna bakarsak, muhalefetin yanısıra Ak Partili kimi dernekler bile bu değişikliğe karşı çıkıyor.
Eski Türk Ceza Kanunu'nda (TCK) mağdur ile evlenme halinde suç düşüyordu. Bu iktidar döneminde 2004'ten sonra TCK'da yapılan düzenlemelerle önce çocukla evlenme halinde cezasızlık kaldırıldı, ardından rıza olsa bile çocuk yaştaki evlilikleri önlemek için cinsel istismar suçunun cezası 16 yıla çıkarıldı.
Ancak Anayasa Mahkemesi (AYM), mağdurun yaşı, istismarın niteliği gibi durumlar gözetilmeksizin aynı cezanın uygulanmasını 'orantısız' ve 'ölçüsüz' yaptırım görerek cinsel istismardaki 16 yıl ceza verilmesine ilişkin iki hükmü iptal etti. Hükümete de kademeli düzenleme yapılması için süre verdi.
AK Parti oylarıyla gece son dakika verilen önergeyle, bu paket hazırlanırken alt komisyon ve Adalet Komisyonu'nda hiç konu edilmeyen değişiklik yapıldı. Ceza Muhakemesi Kanunu'na (CMK) eklenen geçici maddeye göre, 16 Kasım 2016'dan önce 'cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir neden olmaksızın' işlenen cinsel istismar suçlarında mağdurla evlenen mahkûm ve sanıkların cezaları CMK'nın 231. maddesindeki koşullara bakılmaksızın ertelenecek. Hükümlülerin ise cezaları infaz edilmeyecek.
Tasarı kabul edilirse, TCK'nın 16 yıl hapsi gerektiren 'çocuğun cinsel istismarı' yargılamalarında hüküm açıklanmasının ertelenmesi, hüküm verilmişse infaz ertelemesi kararı verilerek, sanık ve hükümlüler salıverilecek.
Bu durum sağ elinle sol kulağını göstermek gibi bir şey. Bunun adı tecavüzcüleri aklamak değil de nedir? Yani birden salıvermiyor, yolu dolandırarak, gözden kaçırarak serbest bırakıyor.
Biri çıkacak suçsuz bir genç kıza tecavüz edecek, ancak bu kızla evlenmesi durumunda ceza almayacak. Burada bir de kızın rızası aranacak. Peki, bu rızayı kim, hangi kriterle belirleyecek?
Bu değişiklikle birlikte yapılacak bu türden evliliklere 15-20 yıl zaman aşımı getirildi. Bu süreden önce kocadan kaynaklı bir boşanma yaşanırsa aldığı ceza infaz edilecek.
Bu düzenlemeyle yaklaşık 3-4 Bin kişi tahliye olacak.
Yani tecavüzcüler aramızda dolaşacak.
Peki, bu durum ne kadar sağlıklı olacak?
Aileler için sokaklar artık eskisi kadar güvenli olmayacak ne yazık ki.
Kız çocukları olan ailelerin hangi psikolojiyle yaşayacakları hesaplandı mı?
Düzenleme Anayasa Mahkemesi'ne taşınıp, mahkeme tarafından iptal edilse bile, bu karar geriye yürümeyeceği için istismarla suçlananlar tekrar cezaevine girmeyecek.
Bu düzenlemeye beklemedikleri kadar büyük bir tepki gelince hükümet kanadından hamle geldi.
Başbakan Binali Yıldırım, hukukçu bazı milletvekilleriyle görüşerek krize çözüm aradı.
Başbakan'la yapılan toplantıda hukukçu milletvekilleri, cinsel istismar suçu işleyenlerin ileride de bu hükümden yararlanabileceği tehlikesi üzerinde durdular. Bu yanlışlığın giderilmesi için, ‘16 Kasım 2016'ya kadar işlenen cinsel istismar suçu’ ibaresinin, ‘16 Kasım 2016'ya kadar resmi olarak evli olanlarda CMK'daki koşullara bakılmaksızın hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, hüküm verilmişse cezanın infazının ertelenmesine karar verilecek’ şeklinde düzenlenmesi benimsendi.
CHP ve MHP, Tecavüz yasası önergesinin geri çekilmesini istiyor.
CHP’nin görüşü; “Sonsuza kadar küçük bir çocuk, kendisine tecavüz edenin yanında kalmak durumunda olacak. Irzına geçilen çocuktur. 16 Kasım 2016'dan önceki eylemlere ilişkin. Bundan sonra Anayasa Mahkemesi'ne gidilecek, eşitlik ilkesi gereğince Anayasa Mahkemesi teşmil kararı uygulayacak ve bu, bir alışkanlık hâline gelecektir, bir yasal düzenleme hâline gelecek” şeklinde.
MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay ise partisinin görüşünü şu şekilde açıkladı; “Bunu son dakika önergeleriyle yapmak doğru değil. Bu maddenin yazımı sorunlu. Bu düzenlemeyi kabul etmek mümkün değil.”
Yurtdışından ise en ciddi tepki Birleşmiş Milletler’den geldi.
Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) Basın Sözcüsü Christophe Boulierac tarafından yapılan açıklamada, “UNICEF, bir şekilde suçlular için af görüntüsü veren bu kanun tasarısından çok tedirgin olmaktadır. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin bütün üyelerine Türkiye'deki çocukların korunması için ellerinden gelen her şeyi yapmalarını çağrısını yapıyoruz” denildi.
Herkesin ve herkesimin tepki gösterdiği bu düzenleme doğru değil. Madem bu düzenlemeyi yapıyorsunuz, o zaman bir de düğün kurun tam olsun.