Günlerdir haftalardır yazıyoruz-çiziyoruz.
Kendi penceremizden gördüğümüz yanlışları dile getiriyoruz.
Ama ne yazık ki dinleyen yok…
Şimdilerde Batman’da büyük bir endişe ve korku var. Ama bir süre sonra paniğe dönüşürse şaşmayın.
Türkiye’deki Koronavirüs vakalarının tek başına yüzde 60’ını barındıran İstanbul başta olmak üzere, tüm büyükşehirlerde Koronavirüs Pandemisi kontrol altına salınırken, Batman ve bölge illerinde son günlerde vaka sayısında adeta patlama yaşanıyor.
Covid-19 ile mücadele sadece yasaklar koymakla olmaz.
Bu yasaklar titizlikle denetlenecek, uymayanlar cezalandırılacak.
Birde getirilen yasaklar ve ardındaki tezatlar ortadan kaldırılacak.
Her türlü eğlence yerlerini yasaklayacaksın, ama parklardaki çocuk eğlence yerlerini açık bırakacaksın. Millet Bahçesinin durumu ortada. Kim bilir çocuk oyun alanından kaç vaka yayıldı kente.
Çünkü aynı anda yüzlerce çocuk, balık istifi gibi bu alanlarda bulunuyor.
Geçtiğimiz gün Turgut Özal Bulvarında sevil polisler bankta yanyana oturan kişileri sosyal mesafe konusunda uyarıyordu.
Ya arkadaş o iki kişi oraya gelmeden önce bindikleri otobüste yanyana oturuyorlardı.
Otobüslerde, minibüslerde sosyal mesafe omuz sürtünmesi mesafesindeyken, bankta uygulanacak sosyal mesafe neye yarayacak.
Birilerinin bu yanlışa ve sorumsuzluğa ‘dur’ demesi gerekiyor.
Kentte vaka sayıları özellikle son 20 günde, ilk 2,5 aydaki vaka sayısını yakaları neredeyse.
Yani diğer bir deyişle, ilk vakanın ardından 26 Mayıs tarihine kadar Batman’daki toplam vaka sayısı 534 iken, bu tarihten şu ana kadar geçen yaklaşık 20 günlük sürede 513 vaka tespit edildi.
Bayram öncesine kadar günlük vaka sayısı 3-5 seviyedeyken, bu sayı bayram sonrasında günlük 20-30 seviyelerine çıktı.
Yeni normal ile birlikte birçok kişi ‘Salgın bitti’ diyerek yasakları hiçe saydı, mesafeyi unuttu ve maske takmadı.
Yaşanan bu gevşemeye denetimsizlik te eklenince, bugünkü endişe verici tablo çıktı ortaya.
Birkaç gündün Bölge Devlet Hastanesinde uzun kuyruklar oluşuyor.
Bu kuyruklar tedavi için hastaneye gelenlerin oluşturduğu kuyruk değil, bu kuyruk Covid-19 testi için hastaneye getirilen şüpheli kişiler ne yazık ki.
Gözlemlediğimiz bazı yanlışlar ve denetimlerdeki gevşeme, vaka sayısının artmasında etkili.
Bir an önce denetimler sıklaştırılmalı, kurullara uymayanlara gerekli cezalar kesilmelidir.
Peki vaka sayısındaki artışın nedenleri sadece bunlar mı?
Değil tabiki…
Gazeteci dostum Erkan Barlık paylaşmıştı birkaç nedeni.
Piknik yasak dediler, hiç pikniğe gitmeyenler hergün piknik yapar oldu.
Bayramlaşma yasak dediler, 4. Günden sonra topluca bayramlaşmaya gittiler.
Maskesiz çıkmayın dediler, kimi cebinde taşıdı, kimi boynuna taktı, bileklik yapanı dahi gördük, bunlar yetmezmiş gibi takanlarla da dalga geçildi.
Misafirliğe gidilmesin dediler, 20 yıldır memlekete gelmeyenler memlekette akrabalarla hemhal oldu.
Yaşlılar ve 20 yaş altı sokağa çıkmasın dediler, çocuklar mahallelerde polislerle kovalamaca oynadı. 65’e girmeyen 64 yaşındakiler akranlarına nispet edercesine defileye çıktı.
Taziyeler yasak dediler, bizim sevenimiz çok deyip gizli gizli taziye kurdular.
Gündüz gününü gün eden gençler, internette 'evde kal' diyerek beğeni toplama yarışına girdiler.
Hayatında hiçbir kısıtlama yapmayanlar, Normalleşme ne zaman başlayacak diye sitem ettiler.
Bunlar bir çırpıda aklıma gelenler; daha luppo, Coca cola, meydan dövüşlerini yazmadım bile.
Bir yanda canı pahasına Covid-19 mücadelesinde ön sıralarda canı pahasına mücadele eden sağlık çalışanları, diğer yandan hem onların, hem başkalarının yaşamını tehlikeye atan sorumsuzlar.
Mücadele tek taraflı olmaz.
Herkes belirlenen kurallara ve yasaklara uymalı. Yoksa daha ikinci ve belkide üçüncü dalgayı bile görebiliriz…