Lütfen bekleyin.. Lütfen bekleyin..
Yeşilin kahverengiye üstünlük sağladığı alanları hep kıskanmışımdır.
Yeşilliği bol alanlar hep ilgimi çekmiştir.
Hayalimde de hep yeşil örtü arasında kaybolmuş bir yerde yaşamak var.
Yeşil örtünün kahverengi toprağı tamamen örttüğü bir yer.
Ama ne yazık ki eğer kalan ömrümü bu bölgede geçirecek olursam bunu göremeyeceğim.
Türkiye 78 milyon hektarlık alanıyla, ekolojik bakımdan zengin bir çeşitliliğe sahiptir. Bu zenginlik içerisinde ormanlar da tür ve kompozisyon olarak önemli bir yer tutmaktadır. 2015 yılı itibarıyla yapılan tespitlere göre ormanlık alanlar, ülke alanının yüzde 28,6’sını kaplamaktadır. Bu alanlara ağaçsız orman alanları dahil edilmemiştir.
Orman ve Su Bakanlığı verilerine göre, ülkemizde, orman envanteri çalışmalarına 1963 yılında başlanmış ve 1963-1972 yılları arası dönemde, tüm ülkenin Orman Amenajman Planları yapılarak, elde edilen orman envanter verileri, 1980 yılında yayımlanmış. Bu döneme ait envanter değerlendirme sonuçlarına göre; genel ormanlık alan 20,2 milyon hektar, toplam ağaç serveti 935 milyon m3 ve yıllık cari artım 28 milyon m3 olarak tespit edilmiş. Bu artımın yıllık ortalama 23 milyon m3’ü odun üretimi için faydalanma etası olarak planlanmış. Yani; her yıl 5 milyon m3 artım, servet birikimi için ormanda bırakılmış.
Planlı ve projeli ormanlık alanları oluşturuluyor ve belli miktarlarda gereksinim duyulan kesimler yapılıyor.
Ektiğinden fazlasını kesersen, bir gün gelecek ki tek bir ağaçlık ormanın kalmayacak.
1973’te yapılan tespitte 20,2 Milyon hektar olan ormanlık alan, 1999 yılında 20,8 Milyon hektara yükselmiş.
Yine 2004 yılı sonu değerlendirme sonuçlarına göre ormanlık alanın 21,2 milyon hektar büyüklüğe ulaştığı görülmüş, bu dönemde ormanlık alan ülke genel alanının 1973 yılından bu yana yüzde 28,6’dan yüzde 27,2’ye yükseldiği tespit edilmiş.
2015 yalında ise bu rakam ülke genelinde 22 Milyon 342 Bin 935 hektara yükselmiş, ülkenin ormanlık alanı ise Yüzde 28,6’ya yükselmiştir.
Bu envanter sonuçlarına göre ormanlık alanda son 42 yılda yaklaşık 2,1 milyon hektarlık artış olduğu görülüyor.
Türkiye’nin ormanlık alan dağılımı yüzdesinin yer aldığı rapor sonuçları, bölgemizin durumunu gözler önüne seriyor.
Rapora göre; yüzde 25 ile Karadeniz bölgesi ilk sırada, yüzde 24 Akdeniz, yüzde 17 Ege Bölgesi, yüzde 13 Marmara Bölgesi, yüzde 11 Doğu Anadolu Bölgesi, yüzde 7 İç Anadolu Bölgesi ve en az ormanlık alana sahip bölge yüzde 3 ile Güney Doğu Anadolu Bölgesi olduğu ortaya çıktı.
Türkiye’de orman varlığının en fazla olduğu iller sıralamasında, Antalya, Mersin ve Muğla ilk üç sırayı alıyor.
Antalya'da 11 milyon 149 bin hektarlık alan ormanla kaplı.
Son iki ayda iki farklı bölgeye karayoluyla seyahatim oldu.
Bir süre önce bir Karadeniz şehri olan Samsun ve önceki gün ise Akdeniz bölgesinde yer alan Kahramanmaraş’a gittim.
Samsun seyahatinde neredeyse Tokat’a kadar geçtiğimiz şehirler olan Diyarbakır, Elazığ, Malatya ve Sivas’ta yeşili pek göremedik. Ama ne zaman ki Karadeniz sınırlarına girdik, yeşilin her tonunu görmeye başladık. Amasya ve Samsun, yeşil konusunda oldukça bonkör iller. Kıskanmadım desem yalan olur.
Diğer güzergahta ise Şanlıurfa ve Gaziantep yine yeşil fakiri illerdi. Şanlıurfa zaten ormanlık alanı en az olan il.
Kahramanmaraş ise şehir merkezi ve çevresindeki yeşil alanlarıyla dikkat çekiyor.
Şimdi gelelim can alıcı yere, yani Batman’ın orman karnesine.
Batman geneli 399 Bin 758 hektardan oluşuyor.
Ancak bu alanın sadece 22 Bin 793 hektarı ormanlık alan.
46 Bin 286 hektarı bozuk orman alanı. Buraya biraz dikkat çekmek lazım. Buradaki toplam alan bir zamanlar ormanlık alan olduğu ortaya çıkıyor. Demek oluyor ki bu alan resmen talan edilmiş.
Batman genelinin yüzde 83’ü ormansız ve ne var ki sadece yüzde 6’sı normal orman alanı. Geri kalan yüzde 11’lik bölümdeki ağaçlar zamanla çevresindeki insanlar tarafından kesilmiş ne yazık ki.
Her yıl etkinlikler düzenlenir ve bilmem kaç bin fidan dikiminden bahsedilir. Peki kimse bu dikilen fidanların ne olduğunu araştırıyor mu acaba? Dikilen fidanlardan kaçı büyüyor?
Hasankeyf yolu üzerinde birkaç yıl öncesine kadar ormanlık alan tabelasının bulunduğu bir yer vardı. ama tabelanın arkasında hiç orman görmedik.
Ağaç dikmekten çok daha fazla önemli olan, bakabilmek ve yeşermesini sağlamaktır.
Yoksa o dikilen binlerce fidanın ne önemi kalır ki?
