Türkiye tarihine kara leke olarak giren 3 askeri darbenin ardından haftasonunda dördüncü bir darbe girişimi oldu.
Cuma günü akşam saatlerinde başlayan askeri hareketlilik, farklı şekillerde yorumlandı.
Kimisi tatbikat olduğunu söyledi, kimisi bir terör alarmı olduğunu düşündü, kimisi ise bir operasyon yapıldığını sandı.
1980 darbesini hatırlıyorum.
O dönemde sadece TRT vardı.
Bir televizyon kanalı ve radyoyu ele geçiren askeri cunta sıkıyönetim ilan ettiğini belirterek yönetime el koyduğunu duyurdu.
Tabi bu açıklamanın ardından kimse neler olduğunu öğrenme şansı bulmadı.
Sadece televizyon ve radyodan yapılan açıklamalar ile yetindi.
Bu kez ise durum farklı.
Artık sadece devlet televizyonu yok.
Artık yüzlerce özel kanal var.
Hepsini aynı anda işgal etmek zor.
Bence bu darbe girişiminin başarısız olmasındaki en büyük etken de basın oldu.
Haber kanalları an be an neler yaşandığını gösterdiler. İlk andan itibaren darbe girişiminde bulunanların tüm TSK’yı kapsamadığı bu sayede anlaşıldı. Bu durum haber kanallarını cesaretlendirdi ve darbenin karşısında tavır sergiledi.
Cumhurbaşkanı ve Başbakan bu özel kanallarda halka seslenme imkanı buldu. Bu her iki isim de halkı sokağa çıkmaya davet ettiler. Bundan cesaret alan halk sokağa çıktı ve darbenin önüne geçti.
Bu aslında halkın darbecilere karşı darbesi oldu.
Hükümete yakınlığıyla bilinen Hürriyet Gazetesi yazarı Abdülkadir Selvi, Türkiye için bir kırılma noktası olan darbe girişiminden saat 17.00’de haberdar olan Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ın Genelkurmay karargâhını terk etmediğini belirtiyor.
Darbe girişiminin liderinin eski Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Akın Öztürk ve damadı Yarbay Hakan Karakuş olduğu ortaya çıktı. Darbenin başarısız olduğunun ortaya çıkması üzerine Akın Öztürk, kaçmak amacıyla helikoptere binmeye çalışırken vurularak yaralandı.
'Darbe yapabilecek potansiyele sahip' iddiasıyla Genelkurmay'a bildirilen Öztürk, 4. Ana Jet Üs Komutanlığı'nda gözaltına alındı.
Ankara'da gözaltında bulunduğu bildirilen Yüksek Askeri Şura üyesi Orgeneral Akın Öztürk, yakınları aracılığıyla açıklama yaptı.
Öztürk'ün açıklaması şöyle; “Yüksek Askeri Şura üyesi olarak milletinin emrinde olan ben Hava Orgeneral Akın Öztürk; kalkışma başladıktan itibaren kısa süre içerisinde bulundukları yere ulaşarak sürekli bir şekilde Sayın Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ile birlikte hareket ettim ve yanında bulundum. Milletimizi ve demokrasimizi hedef alan bu darbe girişiminin hiçbir aşamasında yer almadığım gibi, ülkemiz açısından en az zararla atlatılabilmesi için elimden geleni yaptım. Hava Kuvvetleri Komutanı Hava Orgeneral Abidin Ünal'ın isteği üzerine faillerle bizzat münazara ederek bir an önce hatalarından dönmeleri için gayret sarf ettim.”
Öztürk, Balyoz operasyonunun ardından kuvvet komutanı olmuştu ve 30 Ağustos'ta emekli edilecekti.
Darbeciler hazırlıkları uzun süredir yaptıkları anlaşılıyor. Hatta sözkonusu darbenin Mayıs ayında yapılmasının planlandığı iddia ediliyor.
Kendilerine ‘Yurtta Sulh’ ismini veren darbeciler, 20 maddelik ‘Sıkıyönetim Talimatı’ bile hazırlamışlar. Cuma günü saat 15.22’de ele geçirdikleri Genelkurmay birimlerinden TSK mesaj sistemine girerek yandaş birliklere gönderilen talimat 3 sayfa ve 20 maddadan oluşuyordu.
Darbe girişiminin olduğunun duyulmasının ardından büyükşehirlerdeki hareketlenmenin bir benzere de Batman’da yaşandı.
Halk demokrasiye sahip çıkma adına alanlardaydı. Olayın duyulmasının ardından kısa süre sonra Vali Ahmet Deniz’in de açıklaması oldu.
Vali Deniz’in valilik sayfası ve sosyal medya hesaplarından yaptığı, “Silahlı Kuvvetlerimiz içindeki bir kısım hain grubun darbe girişimine karşı halkımızı Valiliğin önünde demokratik tepkimizi göstermeye davet ediyorum” açıklamasının ardından kalabalık bir grup vatandaş valilik kavşağında sabahın ilk ışıklarına kadar ayakta kaldı ve darbeye karşı durdu.
Batman’da herhangi bir şiddet olayı yaşanmadı.
Darbeye destek veren askerler, darbe karşısında duran Batman İl Jandarma Komutanı Jandarma Kurmay Albay Hüseyin Topuz’u da rehin aldılar.
Valilikten yapılan açıklamada, darbecilere destek veren 5 kişinin gözaltına alındığı belirtildi. Açıklamada, şöyle denildi; “İlimizde yaşanan olaylarla ilgili yapılan araştırmada; İlimiz Beşiri İlçe Emniyet Amirliğinde görev yapan bir başkomiser, Batman İl Jandarma Komutanlığında görev yapmakta olan FETÖ/PDY Terör Örgütünün başkaldırı kalkışmasında aktif olarak yer alan bir binbaşı ve bir üsteğmen İlimizde, ayrıca olay günü saat: 04.00 sıralarında Batman'dan ayrılan iki binbaşı Diyarbakır’da gözaltına alınmıştır.”
Bir halk demokrasiye nasıl sahip çıktığını burada gösterdi.
Şunu unutmamak gerekir; en kötü demokrasi bile darbeden daha iyidir…