Şu son zamanlarda Batman M Tipi Cezaevinde bir şeyler oluyor.
Öyleki burada yaşananlar ile ilgili hem hükümlü ve tutuklulardan, hem tutuklu ve hükümlü ailelerinden ve hem de STK’lardan şikayetler geliyor, basın açıklamaları yapılıyor.
1992 yılında açılan 342 kişi kapasiteli cezaevi ile ilgili hiçbir zaman bu kadar şikayet gelmemişti.
Zaman zaman ısınma ve soğutma ve bir ara da mahkumların yaz aylarında buzdolabı yetersizliğinden şikayetlerini hatırlıyorum. Bir ara Cemiyet olarak yaptığımız bir kampanya sonucunda elde ettiğimiz birkaç buzdolabını cezaevi yönetimine teslim ettiğimizi hatırlıyorum.
Kurumda görev yapan İnfaz Koruma Memurlarından (Gardiyan) çok az şikayetler gelirdi. Müdürlerden ise neredeyse tek bir şikayet gelmezdi.
Oysa şu son birkaç aydır özellikle cezaevi yönetiminden oldukça fazla şikayetler gelmeye başladı.
Zaman zaman mahkumlar aileleri veya avukatları vasıtasıyla bu şikayetleri dile getiriyor.
Son olarak İnsan hakları Derneği Batman Şubesi yönetimi tarafından cezaevi önünde basın açıklaması yapıldı.
İHD yöneticileri, yaptıkları tespitlerle cezaevinde yaşanan sorunları bir rapor haline getirerek kamuoyuna açıkladılar.
Cezaevi raporunun ardından bu kez iddialarla ilgili Batman Cumhuriyet Başsavcılığından bir açıklama geldi. Üstelik İHD raporunda yer alan tüm iddiaları yalanlayan bir açıklama.
Savcılığın açıklamasında özetle şöyle deniliyor; “İHD tarafından cezaevi önünde yapılan açıklamada, cezaevinin kapasitesinin 2 katına kadar dolu olduğu, hükümlülerin yatak, yatma yeri, battaniye, nevresim takımı, temizlik koşulları, yemek yeme yeri, kış aylarında ısınma, yaz aylarında da soğutma, spor alanı ve havalandırmada sıkıntıların olduğu, hasta ve yaralıların tedavi edilmediği, revire çıkma haklarının engellendiği iddia edilmiştir. Kurumda kalan tüm tutuklu ve hükümlüler yazılı olarak dilek, temenni, istek ve şikâyetlerini dile getirebilmektedir. Her ne kadar sözkonusu haberde İnsan Hakları Derneği Batman Şubesi Tarafından Ceza ve İnfaz Kurumunda kalan tutuklu ve hükümlülerle görüşüldüğü ve onların beyanları ile hak ihlallerinin yaşandığına dair tespitlerde bulunduğu ifade edilmiş ise de, sözkonusu sivil toplum kuruluşunun Batman M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda Bulunan Herhangi bir tutuklu ve Hükümlü ile görüşmediği gibi bu yönde bir talepte dahi bulunmadığını ifade etmek gerekir. Bu nedenle belirtilen haber ve yorumların gerçekle en ufak bir ilgisi bulunmamaktadır.
Bu tür asılsız, varsayımlara dayalı, ön yargılı haber ve yorumlar cezaevlerinde bulunan tutuklu ve hükümlüleri dışarıda bekleyen ailelerinin; yakınları hakkında yanlış bilgilendirilmesine, üzülmelerine ve mağdur olmalarına neden olmaktadır…”
Böylesine ağır bir açıklamanın ardından bu kez karşı taraf olan İHD’den bir açıklama geldi. Hem de tam tersi bir açıklama.
Yaptıkları basın açıklamasının Batman Ceza İnfaz Kurumundaki hak ihlallerini içeren sekiz sayfalık raporunun bir özeti olduğu belirtildi ve başsavcılığın iddialarının aksine hükümlü ve tutuklularla yapılan görüşmelerden sonra hazırlandığı belirtildi.
İHD’li yöneticiler, 29 Eylül ve 5 Aralık tarihleri arasında İnsan Hakları Derneği Batman Şubesi üyesi ile Cezaevi Komisyonu Avukatı olan 5 avukat tarafından 15 kez olmak üzere 60 kişiyle görüşmeler yapıldığını belirtiyor.
Yapılan bu görüşmelerin tek tek tarihleri veriliyor ve ‘Batman İnfaz Kurumu Avukat Görüşme Kayıt Defteri’ incelendiğinde belirtilen hususların teyit olacağını ifade ediyorlar. ayrıca teyit olunacaktır.
İHD açıklamasından bazı satırlar şöyle; “İddia edilenin aksine, İnsan Hakları Derneği Batman Şubesinin sözkonusu ihlal raporu, masa başında değil, avukat üyelerimizce son üç ayda infaz kurumunda yatan tutuklu ve hükümlülerle yapılan görüşmelerden ve yapılan gözlemler neticesinde hazırlanmış ve kamuoyu ile paylaşılmıştır.
İHD Avukat üyelerince Batman İnfaz Kurumunda yatan tutuklu ve hükümlülerle son üç ayda 15 kez olmak üzere, 60 insanla görüşüp sorunları dinlenilmiş mevcut sıkıntılara adilane çözümün olması konusunda katkı sunmaya çalışmıştır.
Kapalı infaz kurumundan sorumlu Başsavcılık tarafından infaz kurumunun son bir yılda, kaç kez ziyaret edildiği, hükümlü ve tutuklularla yüz yüze görüşülerek sorunları dinlediği, sorusuna verilecek cevap ayrıca Kamuoyu tarafından merak edilmektedir.
Doğrusu, bu ülkenin yurttaşı ve aynı şekilde bir hak savunucu olarak, bize yöneltilen böylesi haksız ithamın insan hakkı ve hukukunu korumak ve gözetmekle sorumlu olduğuna inandığımız bir hukuk merciinden gelmesi bizi, derinden üzmüştür, bu vesileyle aleyhe yönetilen haksız iddiaları kabul etmediğimiz ve reddettiğimizin bilinmesini istiyoruz.”
Ortada ya bir yanlış anlaşılma var, ya da birileri başsavcılığı yanlış bilgilendirmiştir. Ama bilinen bir gerçek cezaevinde bir şeyler oluyor ve bu gizleniyor.