Bugün ülke öyle bir hale geldi ki, Kanun Hükmünde Kararnamelerle (KHK) yönetilir oldu.
Normal zamanlarda kanuni birçok engelin bulunduğu ve değiştirilmesi veya çıkarılması mümkün olmayan yasa ve düzenlemeler KHK kalkanı ve dokunulmazlığı kullanılarak uygulanır oldu.
Kanun Hükmünde kararnamelerin ortaya çıkardığı hiçbir olumsuz durumu yargıya taşıyamıyorsun.
Hükümet bunun verdiği rahatlığı da kullanarak ülkenin geleceğini ve tabiki bizim geleceğimizi etkileyecek değişiklikleri hiçbir zorluk yaşamadan ve itiraz olmadan yapabiliyor.
Bunlardan biri de birçok dev kurumu Varlık Fonu bünyesine alması oldu.
Kamuoyu tarafından yakından bilinen şirketlerin de aralarında bulunduğu bazı firmalara ait hisseler, bir anda Varlık Fonu'na devredildi.
Bakanlar Kurulu Kararı'yla TP, Ziraat Bankası, BOTAŞ, PTT, TÜRKSAT, ETİ Maden, Çaykur, BİST, Halk Bank, Türk Hava Yolları Varlık Fonu'na devredildi.
Varlık Fonu’nu uzmanlar şöyle yorumluyorlar; “Çeşitli finansal varlıklara yatırım yaparak gelirini artırmayı hedefleyen, devletin sahipliği ve yönetimi altında çalışan fonlardır. Bu fonun geliri genellikle bütçe fazlalarından oluşur. Bir ülke eğer bütçe fazlası veriyorsa bu fazlayı 4 şekilde kullanabilir:
1 - Harcamalarını artırır.
2 - Mevcut vergi yükünü düşürür.
3 - Borçlarını erken ödemeye tabi tutabilir.
4 - Bir varlık fonu kurarak bütçe fazlalarını buraya aktarır ve bu fonla ulusal ya da yabancı bazı finansal varlıkları satın alıp gelirlerini artırmaya çalışarak gelecek kuşaklara refahı aktarma yoluna gidebilir.”
Peki bizde nasıl işliyor bu durum.
Malum Varlık Fonu şu anda Batman’ın bu günlere gelmesindeki en büyüt etken olan Türkiye Petrolleri’ni (TP) içinde barındırıyor.
60 yıllık geçmişe sahip Batman’ı bir köy statüsünden bugünkü modern şehir görünümüne taşıyan en önemli lokomotif Türkiye Petrolleri oldu.
Bu şehrin her köşesinde TP ile ilgili bir işarete rastlamak mümkün.
Kentin yüzlerce kilometrekarelik alanında bu kurumun izlerine rastlamak mümkün.
Bu güne kadar binlerce kişi bu kurum sayesinde ev, araba ve güvenli bir gelecek sahibi oldu. Türkiye Petrolleri, 1940’lı yıllardan başlayarak adım adım Batman’ın geleceğini ördü durdu.
Bugün Türkiye’de petrol sektörü bu kadar geliştiyse bu kentin sayesinde olmuştur.
Bu kurumun orkestrasının aldığı birincilikle gururlandık.
Yine bu kurumun bağrından çıkan futbol takımıyla başarılar yakalarken adını tüm Türkiye’ye duyurduk.
Bir zamanlar iş çıkışı dizilen onlarca otobüsü ve kente inen yol boyunca akan işçi selini gördükçe Batman’ın bir sanayi şehri olduğunu gördük.
Şimdi geriye baktığımızda bunlardan hiçbirini göremiyoruz.
Altın Mikrofon kazanan orkestradan eser kalmadı,
Başarılarla anılan Petrolspor’un artık adını duyan yok,
Ve ne yazık ki uzun yıllar oldu iş çıkışı o işçi selini göremez olduk.
Kimine göre yanlış yönetim, kimine göre değişim bugün TP Bölge Müdürlüğünü kapanma noktasına getirdi.
Şu sıralar bu kurumun TPIC’e devre yapılırken, diğer yandan geçmişe ait tüm izler de silinmek isteniyor.
Yıllardır küçüldükçe küçülen TP’den emekli edilen işçilerin yerine yenileri alınmazken, şimdilerde mevcut işçilerin işten atılması için ise sinsi sinsi planlar yapılıyor ne yazık ki.
TP’de çalışan personeli işten çıkarmakta zorlanan Varlık Fonu için özel yasa hazırlandığı yönünde haberler çıktı.
Hükümetin Meclis'e sunduğu tasarı yasalaşırsa Fon'un yönetimine alınan TP’de çalışan binlerce personel kamu zırhından çıkarılarak, kolaylıkla işten atılabilecek.
Tasarıya göre, TP’de çalışan yüzlerce personel, yargılama itibarıyla kamu statüsünden çıkarılacak. Böylece idari yargı yerine iş mahkemelerine tabi hale getirilecek bu personelin ihbar ve kıdem tazminatları ödenerek daha kolay işten çıkarılacak.
Yani yeni işsizler ordusu yolda.
Beni kahreden ve korkutan ise, bu kenti var eden bu kurum göz göre göre yok ediliyorken, geçmişe ait izleri silinmek isteniyorken ve aslında şehrin geçmişi yok ediliyorken kentte yaşayan insanların sessiz ve tepkisiz kalması.
Bu kentteki STK’lar TP için bir kez biraraya geldi ve bir daha toplandığını ve bir yol haritası hazırladıklarını duyan, gören olmadı.
Sorarım o zaman neden bunlara Sivil Toplum Kuruluşu deniyor.
Batman halkı ve STK’lar tepkisini ortaya koymak için daha neyi bekliyor…