Zaman zaman güç gösterisi yapılan anlar vardır. Veya öyle zannedersiniz. Ancak o an aslında en zayıf olduğunuzu kabul ettiğiniz anlardır.
Önceki gün sosyal medyada dolaşıma giren bir fotoğraf karesi işte böylesine bir duygunun dışa vurumu gibiydi.
“Türkün gücünü göreceksiniz” diyen bir zihniyet eğer öldürdüğü bir örgüt üyesinin cesedini polis aracının arkasına asarak sürüklüyorsa, o savaşı çoktan kaybetmiştir.
Bugün Gazetesinden Orhan Kemal’in dediği gibi, “Bir devlet bir örgütle savaşırken, devlet gibi davranmayı bir kenara bırakmışsa o savaş kaybedilmiş demektir...”
Şırnak’ta Özel Harekat Timleri tarafından öldürülen HDP Şırnak Milletvekili Leyla Birlik'in kayın biraderi Hacı Lokman Birlik’in cesedi, bir zırhlı aracın arkasına bağlanmış ve sokaklarda metrelerce sürüklenmişti.
Fotoğrafı Twitter adresinden paylaşan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, “Bu fotoğrafa iyi bakın. Önceki gün Şırnak'ta çekildi. Kimse unutmasın, biz unutmayacağız çünkü” dedi.
Fotoğraf günboyunca paylaşıldı ve büyük tepki çekti.
Devleti zorda bırakan ve zihniyetini açık eden bu fotoğraf karesine savunma anında havuz medyasından geldi.
Hükümete yakın gazeteler, her zaman yaptıkları ve en iyi bildiklerini yaparak yalana sarıldılar. Fotoğrafın montaj olduğu belirtilerek yalan haberler yaydılar.
Üstelik aynı kareyi ceset olmadan yayınladılar ve fotoğrafın orijinali diye yazdılar.
Ama yalancının mumu yatsıya kadarmış.
Cesedin zırhlı aracın arkasına bağlanarak sürüklendiği vahşetin fotoğraflarından sonra görüntüleri de ortaya çıktı. Akrep'in içinden çekilen görüntülerde, özel harekat timlerinin “Sürün babam sürün. Yok böyle bir görüntü” dediği duyuluyor.
Polisin Birlik’e dönük ağza alınmayacak küfürler sarf ettiği görüntülerde, araç içerisindeki polislerin gülüşmelerinin yanı sıra “Sağı solu kontrol edin” dediği de duyuluyor.
Havuz medyası zorda kaldı bu görüntüler ortaya çıkınca.
Üstelik bu görüntüleri savundukları polisler çekmiş ve paylaşmıştı.
Ama yüzü kızarmayan bu medya yeni bir yalana daha soyunuverdi.
Bu kez, cesedin bomba tuzaklı olabileceği ve bu ihtimale karşı sadece birkaç metre sürüklendiği yazıldı ve şöyle denildi; “Öldürülen teröriste bomba tuzaklamış olma ihtimaline karşın, tüm dünyada uygulanan rutin uygulama kontrol amaçlı yapılmış. Birkaç metre sürüklenerek kontrol tamamlanmış. Ceset arazideyse, iple bağlanır ve mecbruren birkaç kişi tarafından elle çekilir. Şehir içindeyse çevredekilere zarar vermemesi, patlayıcının güçlü olma ihtimaline karşın zırhlı araçla çekilir.”
Sanırım bu haberi yazan muhabir o anda oradaydı ve sadece birkaç metre sürüklendiğini gördü.
Görüntünün kentin neresinden başlayıp neresinde sonlandığı bilinmezken, görgü tanıkları Birlik'in katledildiği yerden Bayındırlık binasına kadar sürüklendiğini kaydetmişti.
Şimdi merak ediyorum da havuz medyasının yanısıra bu iddiayı, yani fotoğrafın montaj olduğu iddiasını ortaya atanlar ve paylaşanların yüzü biraz da olsa kızarmış mıdır acaba?
Bu görüntüye içinde biraz olsun insanlık olan bir kişi bile tepki gösterir.
Nitekim Başbakan Davutoğlu da, ceset sürükleme olayına tepki gösterenlerdendi. Davutoğlu'nun resmi Facebook sayfasında yapmış olduğu açıklama şöyle; “Şırnak'ta polise roketatarla saldırıda bulunurken emniyet güçleri tarafından etkisiz hale getirilen bir terör örgütü mensubuyla ilgili görüntüleri tasvip etmemiz mümkün değildir.
Bu olayla ilgili hukuki ve idari soruşturma için gerekli talimatlar verilmiştir.
Bu son derece yanlış tavırlar herşeyden önce hukuk devleti kuralları içerisinde canlarını tehlikeye atarak terörle mücadele eden, bunu yaparken de bir tek sivilin bile zarar görmemesi için azami dikkat gösteren, bölge halkının güvenliği için gece gündüz görev yapan emniyet teşkilatımız tarafından kabul edilemez.
Terörle yürüttüğümüz mücadeleyi kararlılıkla sürdürürken, hukuki zemini ve meşruiyeti aşındırmaya yönelik bu tür davranış ve tutumlara müsamaha göstermeyeceğimizi milletimize taahhüt ediyorum.”
İçişleri Bakanlığı da harekete geçerek soruşturma başlattığını açıkladı. Ancak daha önce de yine bir kadın örgüt üyesinin çırılçıplak fotoğrafları yayınlanmıştı ve o olaya da soruşturma açılmıştı. Ama sonuç çıkmadı.
Sonuçta yerlerde sürüklenen insanlık. Hiçbir kin bir cesede bu işkenceyi yapamaz. İçinde insanlık olmayanlar dışında.