Samsun Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Hastanesinde görev yapan Opr. Dr. Kamil Furtun'un silahlı saldırı sonucu öldürülmesi, başta sağlık çalışanlarını olmak üzere herkesi üzdü.
Saldırının ardından herkesimden tepkiler geldi.
Yaşamını yitiren Furtun için tüm ülkede eylemler yapıldı.
Gaziantep’teki sağlık çalışanları da, Samsun’daki doktor cinayetini, yaklaşık 3 yıl önce görevi başında öldürülen Dr. Ersin Arslan’ın isminin verildiği Hastanenin bahçesinde protesto etti.
Katledilen Dr. Ersin Arslan için bir yazı yazmış ve ‘Bu ne ilk, nede son olacaktır’ demiştim.
Şimdi haklı çıkmak beni gerçekten üzdü.
Sağlık çalışanlarına yönelik şiddet olaylarında son zamanlarda yaşanan artış düşündürüyor.
Peki neden doktorlar şiddete uğruyor.
- Sağlık kurumlarının yönetiminde gözlenen iş odaklılık, verimsizlik ve ticarileşme
- Sağlıkta sık değişen uygulamalar
- Volüme dayalı performansın getirdiği aşırı iş yükü altına girme, tatil ve izin yapmamadan kaynaklanan gerginlik, yorgunluk, tükenmişlik…
Bunlar sistemin getirdiği sorunlar.
Hekime göre, Aşırı iş yükü ve olumsuz çalışma koşulları, volüme dayalı performansın getirdiği aşırı yoğun çalışma, izin ve tatil yapamama, sık ve yoğun geçen nöbetlerin ertesinde hekimlerin çalışmaya devam etmeleri; polikliniklerde günde 70-110 hastaya bakmak zorunda kalmaları, hekimlerin hastalarına yeterince zaman ayırmalarını ve gerekli özen ve ilgiyi göstermelerini engelleyerek ve tıbbi karar ve müdahalelerinde hata yapmalarına yol açarak şiddeti besliyor.
Sağlıkta yaşanan sorunların hekimlere mal edilmesi, Malpraktis olgularında hizmet kusuru-kişisel kusur ayrımı yapılmadan hekimin suçlanması, Her meslekte olabilecek bazı kötü örneklerden yola çıkılarak, tüm hekimlerin “gözü paradan başka bir şey görmeyen” tipler şeklinde lanse edilmesi, Politikacıların, yöneticilerin, yazarların, çizerlerin, kamuoyunda etkili ve yetkili kişilerin, hekimleri rencide edici, küçük düşürücü söylemleri de ne yazık ki bu gibi acı son’ların yaşanmasında etkisi var.
Samsun’da yaşanan olay doktorların ve tüm sağlık çalışanlarının moralini bozdu.
Ama en çok ta Sağlık Bakanlığının ’15 dakikalık yas’ uygulaması moralleri bozdu.
Bakanlık yayınladığı yazıda katledilen Doktor Kamil Furtun için 09.00 ile 09.15 saatleri arasında iş bırakma eylemi uygulanmasını istemiş.
Bir doktorun yaşamına karşılık 15 dakikalık yas.
İl Sağlık Müdürlüğü, Halk Bağlığı Müdürlüğü ve Kamu Hastaneleri Birliği yöneticileri, yukarıdan gelen bu yazıya uyarak 15 d6akika iş bırakıp açıklama yaptılar meslektaşları için.
Ancak 10 farklı sağlık sendikası ve derneği ise bunu protesto etti.
Bir doktorun yaşamının 15 dakika ile ölçülemeyeceğini belirten SES ve Tabip Odası Batman Şubesi öncülüğünde bu kez protesto eylemi yapıldı.
Sağlık çalışanları, Sağlık bakanlığının bu uygulamasını yürüyüş ve Sağlık İl Müdürlüğüne siyah çelenk bırakarak protesto etti.
Onlara göre bu cinayetin sorumluları var.
Yaptıkları açıklamada bunu şöyle açıkladılar; “Sadece katiller değil, azmettirenler ve önlem almayanlar da bu cinayetten sorumludur.
Sağlıktaki şiddetten ve bu cinayetten sorumlu olanlar,
“Ben doktora iğne yaptırmam, doktor bir iğne yapar, adamı felç eder icabında” diyenlerdir.
“Doktor efendi dönemi bitti” diyenlerdir,
“Doktorların eli hastaların cebinde”, “Doktor efendi mani peşinde” deyip miting meydanlarında vatandaşa sağlıkçıları yuhalatanlardır;
Daha fazla kar hırsıyla sağlıkçıları zorla, tehditle ölesiye çalıştıran, sermaye sahiplerine sağlık alanını çekici kılabilmek için insanları hasta etme garantisi veren, sağlığı öncelemek yerine hastalığı önceleyen bir yandan da hekimleri sağlıkçıları her fırsatta kötüleyen, ‘paragöz, tembel’ diyenler, SABİM'le terör estirenlerdir.
Sadece katilin değil, azmettiricilerin de bulunmasını istiyoruz!”
Can kurtaran doktorların bu şekilde can vermesi kabul edilemez.
Nasıl ki bir doktora verilen değerin 15 dakika olduğunu kabul etmediğimiz gibi…