Atatürk’ün en büyük hayallerinden biri de Türkiye’nin ‘Muasır medeniyetler seviyesi’ne çıkmasıydı.
Bunun için mücadele etti ama başaramadı.
Ebediyete intikal etmeden önce de bu hedefi miras olarak bıraktı.
Zaman zaman siyasetçilerin kullandığı bir kelimedir bu.
Şimdilerde bile ülkeyi yönetenlerin ilk hedeflerinden biri ülkeyi ‘Muasır medeniyetler Seviyesi’ne çıkarmaktır.
Peki, bu hedef nasıl gerçekleşir?
İnsan haklarına saygı olacak,
Güçlü ve bağımsız bir yargı sistemi olacak,
Adalet herkese eşit mesafede olacak,
İşsizlik olmayacak,
Ücret adaletsizliği ortadan kalkacak,
Irkçılık olmayacak,
Tamamen özgür bir basın olacak…
Bu konularda birçok eksiğimiz var.
Zaten bu nedenlerden dolayı yıllardır Avrupa Birliği kapısında bekliyoruz.
Geçtiğimiz günlerde Trabzon’da yaşanan olay aslında ‘Muasır medeniyetler Seviyesi’ne ne kadar uzak olduğumuzu ve belki de hiçbir zaman ulaşamayacağımızın en açık örneği oldu.
Irak’ın kuzeyi veya Kuzey Irak olarak nitelediğimiz ama resmi ismi ‘Kürdistan Bölgesel Yönetimi’ olan komşu ülkeden Trabzon’a gelen bir grup turist, üzerinde ‘Kürdistan’ yazılı ülkelerin kaşkollarıyla fotoğraf çektirmek istedi.
Ancak bir grup milliyetçi tarafından neredeyse linç edildiler.
Kolluk güçleri araya girmese, belki de parçalarını toplamak zorunda kalacaklardı.
Öyle bir öfke ki, görüntüleri izlerken bile insan tiksiniyor.
Böyle bir olay yaşandı ama en tuhaf ve saçma yanı, bundan sonra yaşananlar oldu.
Trabzon valiliğinin açıklaması tam bir facia.
Açıklamada olaya yer verilerek kolluk güçlerinin vatandaşları ‘sakinleştirdiği’ belirtiliyor. Burada sanki saldırıya uğrayan vatandaşlar oluyor.
Devamında 9 turistin gözaltına alındığı ve soruşturma açıldığı belirtiliyor.
Ya beyler Allah aşkına ne yaptığınızın farkında mısınız?
Hem saldırıya uğruyorlar, hem gözaltına alıyorsunuz.
Bu nasıl bir anlayış.
Üstelik bu 50 kişilik turist kafilesi olayın ardından sınırdışı ediliyor.
Yanlışlar silsilesi birbirini izliyor.
Burada bu vatandaşlardan özür dileyeceğinize, gözaltına alıyorsunuz, yetmiyormuş gibi suçlu muamelesi yapılıp sınırdışı ediyorsunuz.
Trabzon’da tepki gösterilen bayrak, sanırım PKK bayrağı zennedilmiş.
Oysa o bayrak, Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başbakanı Neçirvan Barzani Türkiye’ye geldiğinde havalimanında dalgalanmış, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve dönemin Başbakan’ı Binali Yıldırım ile yapılan görüşmelerde bu ülkenin resmi bayrağı olarak liderlerin hemen arkasında yer almıştı.
Ama bir grup kuş beyinli sanırım bunu ayırt edememiş.
Nasıl ki İstanbul’da Çinli diye Kore’lilere saldıran zeka yoksunu insanlar gibi.
Trabzon’daki olay herkesim tarafından tepkiyle karşılandı.
Bazı kesimler, Trabzon valisinin hemen görevden alınmasını bile istediler.
‘Muasır’ bir ülkede bu olay yaşınmış olsaydı, istifa etmesi beklenmez, hemen görevden salınırdı.
Ak Parti İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, Trabzon’da Irak Kürdistan Bölgesi Bayrağı’na yönelik saldırıya tepki gösterdi.
Kuzey Irak Kürdistan Bayrağı’nın hedef alınmasına tepki gösteren Yeneroğlu, “Al bayrağımızla dünyanın her yerinde nasıl özgür biçimde fotoğraf çektiriyorsak, Kuzey Irak’tan gelen Kürtlerin de kendi bayraklarıyla fotoğraf çektirmelerinde bir sakınca olamaz. Ülkemizin imajı açısından tam bir facia” dedi.
Bu olay, ‘Muasır medeniyetler Seviyesi’ne ulaşmamızın ne kadar zor olduğunu gösterdi.
Anlaşılan çok ama çok çalışmalıyız.
Ama önce içimizdeki örümcek beyinlileri eğitmek lazım.