Derler ya gazetecilik dünyanın en zor mesleklerinden biridir diye…
Gerçekten de öyle.
Habere gidersin saldırıya uğrarsın, haber yaparsın birbiri ardınca davcalar açılır, gerçekleri yazarsın cezaevine girersin…
Geçen yılın ardından her meslek erbabı kendi alanında bir muhasebe yapar, geçen yıl nasıl bir yıl oldu diye.
Peki, gazeteciler açısından nasıl bir yıl oldu 2015.
2015 yılında birçok gazeteci hakkında haber ve yazdıklarından dolayı davalar açıldı ve cezaevine girdi. Medya grupları, yönetime el kondu. Ve 30 gazeteci yeni yılı cezaevinde karşıladı.
Böyle bir durumda 2015’in iyi geçtiği söylenebilir mi?
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin (TGC) hazırladığı Basın Raporlarına göre; 2015 yılında ülkemizde basın ve ifade özgürlüğü gerilemeye devam etti. Bu yıl gazetecilerin önündeki en büyük engel haklarında açılan davalar ve cezaevi tehdidi oldu. Basındaki işsizlik oranı Türkiye ortalamasının üç katına çıktı. 2015 yılında 500’e yakın gazeteci işsiz kaldı. 70 gazeteci saldırıya uğradı.
Raporda bakın daha neler var; “2015 yılında yayın yasakları, haber sitelerinin kapatılması, yayın kuruluşlarına fiziki ve sözlü saldırılar gündemden hiç düşmedi. Kimi zaman meydanlardan kimi zaman ise sosyal medya üzerinden halkın haber alma hakkı için görev yapan gazeteciler hedef gösterildi. Özellikle toplumsal olaylarda gazeteciler hedef seçilerek fiziksel saldırıya uğradı. Gazeteciler, işten atılmakla susturulmaya çalışıldı. Saatlerce süren gözaltılar yaşandı. Haklarında açılan davalardan, soruşturmalardan dolayı birçok gazeteci zamanının büyük bir çoğunluğunu adliyede geçirdi.
Tutuklamalar 2015 yılında da hız kesmedi. Şu anda 30 gazeteci cezaevinde.
2015 yılında Türkiye’nin dört bir yanından sansür haberleri geldi. 200’ün üzerinde haber sitesine erişim engellendi. 21 Ocak’ta İstanbul 6. Sulh Ceza Hakimi, gazeteciler Fatih Yağmur, Nazlı Ilıcak, Arzu Yıldız, Hanım Büşra Erdal dahil, 312 Twitter mesajına erişim yasağı getirdi. 27 Şubat’ta Ankara Gölbaşı Sulh Ceza Hâkimliği, Charlie Hebdo haberlerinin yanı sıra bazı Wikipedia ve Facebook sayfaları ile aralarında Twitter hesaplarının da bulunduğu 49 internet sayfasına URL temelli erişim engeli getirdi.
30 Mayıs’ta İstanbul 8. Sulh Ceza Hakimliği, Cumhuriyet Gazetesi’ne ait sitede çıkan MİT TIR’larına ilişkin habere erişim yasağı koydu. Gazete haberi sitesinden çıkarmak zorunda kaldı. 12 Haziran’da TİB, Adana’daki MİT TIR’larında yakalanan silahlarla ilgili Cumhuriyet Gazetesi’nde çıkan, “Jandarma var dedi” başlıklı habere erişim yasağı getirdi.
Aralarında Samanyolu TV, Bugün TV, Kanal Türk ve Yumurcak TV’nin de bulunduğu kanallar, Tivibu, Digiturk, Turkcell TV’den sonra Kablo TV ve Teledünya platformlarından çıkarıldı.
2015 yılında gerçekleşen birçok olaya yayın yasağı getirildi. 14 Ocak’ta RTÜK Adana 5. Sulh Ceza Hâkimliği’nin, Hatay'ın Kırıkhan ilçesi ve Adana'da MİT'e ait araçların durdurulması ve aranması olayıyla ilgili yayın yasağı kararı verdi.
31 Mart’ta Başbakanlık, Çağlayan Adliyesi'nde Berkin Elvan soruşturmasını yürüten Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz' a yönelik saldırıya ilişkin haberlere geçici yayın yasağı koydu.
21 Temmuz’da Suruç Sulh Ceza Hâkimliği, Suruç'taki terör saldırısına ilişkin görüntülerin yazılı ve görsel basında kullanılmasına yayın yasağı getirdi. Mahkeme, patlama anının görüntülerine de internetten erişimin engellenmesine karar verdi.
14 Ekim’de Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 10 Ekim Ankara katliamıyla ilgili her türlü habere yayın yasağı getirdi.
Akreditasyon, cenaze törenlerinden basın toplantılarına kadar hemen hemen her yerde uygulandı. 25 olayda 17 medya organı akreditasyon ayrımcılığına uğradı.
1 Nisan’da Şehit Savcı Mehmet Selim Kiraz'ın Eyüp Sultan Camisi’ndeki cenaze törenine; Hürriyet, Cumhuriyet, Bugün, Milat, Taraf, Sözcü, Ortadoğu, Yeniçağ, Birgün ve Zaman gazeteleri ile CNN Türk, Bugün TV, Kanaltürk, İMC TV, Samanyolu TV, Cihan Haber Ajansı ile Doğan Haber Ajansı muhabiri, foto muhabiri ve kameramanları alınmadı.
11 Mayıs’ta Danıştay’ın 147. Kuruluş yıldönümü törenlerini izlemeye gelen gazetecilere izin verilmedi. Törene sadece TRT ve AA alındı.
26 Mayıs’ta Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Yüksekova'da katıldığı toplu açış törenini izlemek isteyen Doğan Haber Ajansı, Dicle Haber Ajansı, İhlas Haber Ajansı ve Cihan Haber Ajansı’na akreditasyon verilmedi.
Böylesine bir ortamda gel de basın özgürlüğünden bahset. 2015 gazeteciler açısından kara bir yıl olarak geçti.