FETÖ’nün 15 Temmuz kalkışmasının ardından darbe girişiminin nasıl yapıldığı, nasıl planlandığı ve nasıl hayata geçirildiği ile ilgili gerçekler de günyüzüne çıkmaya başladı.
Darbe girişiminin ardından bu girişim içinde yar alan tüm askerler, tutuklandı. Şimdi onları ağır cezaların beklediği bir yargı süreci bekliyor.
Tabi bu yakalananlar içinde ‘belki az ceza alırım’ diyerek itirafçı olanlar da var.
Bu itiraflarda darbenin tüm şifreleri deşifre olmaya başladı.
Darbenin ana üssü İzmir olarak biliniyor.
Burada yakalanan darbecilerin bu girişimin anahtarı pozisyonunda olduğu da ortaya çıkmaya başladı.
Örgüte yönelik önemli operasyonların yapıldığı İzmir'de tutuklu bir generalin itirafları, sürecin bilinmeyenlerini ortaya çıkardı.
İtirafçı generalin ifadelerinden, FETÖ'nün 'Hava Kuvvetleri imamı' ve 15 Temmuz kalkışmasını yöneten '1 numara' olduğu iddia edilen Yrd. Doç. Dr. Adil Öksüz'ün, darbe girişiminden önce 3 gün FETÖ imamlarıyla, 3 gün de generallerle toplantılar yapıp darbe planları hazırladığı belirlendi. Bu planların Yrd. Doç. Dr. Adil Öksüz tarafından ABD'ye götürüldüğü, 15 Temmuz'dan 2 gün önce Fethullah Gülen'in onaylamasıyla da hayata geçirildiği saptandı.
İzmir'de, gözaltına alınan özellikle üst rütbeli askerlerin darbeye ilişkin ifadeleri, itirafları önemli ayrıntıları ortaya çıkardı.
Tutuklanan askerlerden itirafçı olan bir general ile farklı rütbedeki askerlerin anlattıkları, 15 Temmuz darbe girişimi öncesindeki sürece ilişkin önemli noktaları aydınlattı. Darbenin bir numarası olarak da kabul edilen, Akıncı Üssü'nde yakalanan, ifadesi alındıktan sonra serbest bırakılan Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Adil Öksüz'ün, iki günlük ABD ziyaretinin sırrını da ortaya çıkardı.
Polisin belirlemelerine göre 'Hava Kuvvetleri imamı' olan Yrd. Doç. Dr. Adil Öksüz, 15 Temmuz'dan önce Ankara'da belirlediği adreslerde ilk olarak FETÖ'nün asker ve polisteki imamlarıyla toplantılar yaptı. Bu toplantılardan ortaya çıkan taslak planlara, FETÖ üyesi generallerle son halini verdi.
Hemen her ildeki darbe yapılanmasında görev alacakların isim isim belirlenmesinden sonra da Yrd. Doç. Dr. Adil Öksüz bu planları yine polisin tespitlerine göre 11 Temmuz günü ABD'ye götürdü. Pensilvanya'da bulunan Fethullah Gülen'in, örgüt lideri olarak darbe planlarını inceleyip onaylamasından sonra da Yrd. Doç. Dr. Adil Öksüz bu kez 13 Temmuz tarihinde tekrar Türkiye'ye göndü. Bundan iki gün sonra 15 Temmuz 'da, FETÖ üyelerinin darbe teşebbüsü yaşandı.
İzmir'de anlatımlarıyla tüm sürecin çözülmesine neden olan itirafçı general, 8 Temmuz'da Ankara'ya çağırıldığını anlattı.
Burada MİT, polis jandarmadan sorumlu imamlarla buluştuğunu söyleyen itirafçı general, götürüldüğü villada da darbenin planlarının yapıldığını gördüğünü anlattı.
Bu çalışmaların 3 gün sürdüğü bilgisini veren general şöyle dedi; “Tüm yapılan planları Adil Öksüz aldı, 'Ben bu planları Amerika'ya onay için hoca efendiye götürüyorum' dedi. Ardından ben İzmir'e döndüm. Öksüz'ün 13 Temmuz'da ABD'den döndüğünü öğrendim. 15 Temmuz'da sorumlu imam benimle saat 18.00'de görüşmek istedi. Yanımda 2 albay da vardı. 'Darbe bu gece yapılacak' dedi. Gece saatlerinde ismini verdiği bir komutanın arayacağını ve neler yapacaklarımızın talimatını vereceğini söyledi.”
General, darbe planlarının Yrd. Doç. Dr. Adil Öksüz önderliğinde çok sayıda generalle birlikte yapıldığını vurgulayıp, planların Fethullah Gülen'in onayı alındıktan sonra uygulandığını da ifade etti.
Darbenin bastırılmasından sonra Yrd. Doç. Dr. Adil Öksüz'ün kim ya da kimlerin yardımıyla kaçtığı ve halen nerede bulunduğunu MİT ile polis istihbarat dahil her birim araştırıyor. Ortaya çıkan bu gerçekler sonrasında, İzmir'deki darbe soruşturmasının da bir numaralı sanığı Fethullah Gülen oldu.
Darbe girişiminin bir numarasının kim olduğu hala net olarak açığa çıkmış değil.
Ancak şu ana kadar tüm dikkatler firari konumdaki ‘Hava Kuvvetleri imamı’ olan Yrd. Doç. Dr. Adil Öksüz’ü gösteriyor.
Bu kişinin nasıl olur da gözaltına alındıktan sonra serbest kaldığını iyi araştırmak lazım. Bu kişinin bilinçli olarak serbest kaldığı şeklindeki yorumların dikkate alınması gerekir.
Darbe planlaması yapılırken Batman’daki yapılanma da mutlaka yapılmıştır. Mesela Batman’da sıkıyönetim Komutanı kim olacaktı. Önemli kurumların başına kimler gelecekti?
Darbenin sivil ayağında kimler yer alacaktı. Yani Batman’daki önemli kurumlara kimler atanacaktı.
Örneğin önemli bir soru; Vali kim olacaktı?
Tabi ki bunların hepsi planlanmıştır mutlaka.
Önümüzdeki süreçte bunlar da ortaya çıkacaktır.