Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla.
Yüce Allah (c.c) verdiği dert, hastalık ve rahatsızlıkların davasını vermiştir. "Hastalandığım zaman bana şifa veren O'dur." (Şuara,26/80) Kullara düşen; hastalıklara karşı tedbir almak, bu konuda tıptan ve tabiplerden yardım alarak tedavi olmaktır. Hastalıklardan şifa bulma/iyileşme aşamasında yüce Allah'a sığınarak ona dua etmenin ve O’na sığınmanın özel önemi vardır. Kişi, Allah'a iltica ederek güç, kuvvet ve dayanma gücü bulur.
Hz. Peygamber, "Ey Allah'ın kulları tedavi olunuz; Allah, verdiği her hastalığın şifasını da yaratmıştır.." buyurmaktadır. Hz. Eyyüp'ün hastalığından kurtulması için yaptığı dua ve Allah'ın iyileşmesi için ona gösterdiği çözümde göstermektedir ki bir insan, elinden gelen bütün gayretleri ortaya koyduktan sonra neticeyi dua ederek Allah'tan istemelidir. Ashaptan Ebû said el Hudri'nin naklettiğine göre her türlü mahlukatın şerrinden Allah'a sığınıp dualar okuyan Hz. Peygamber, Felak ve Nas süreleri indirildikten sonra diğer okuduklarını bırakmış ve sadece bu süreleri okumaya başlamıştır. Hz.Peygamber (s.a.s) tedavi yöntemleri olarak dua ve Kur'an'a özel önem vermiştir. Sözlerin en güzeli olan Kur'an'ı şifa olarak belirtir ve "ilaçların hayırlısı Kur'an'dır" buyurur. Allah'ın Resulü kendi rahatsızlığında da Kur'an okumuş tedavi amaçlı olarak da Kur'an okunmasını tasvip ve tavsiye etmiş, manevi yönden tedaviyi desteklemek sadedinde karın ağrısı çeken bir sahabiye namaz kılmayı tavsiye etmiştir. (ibn mace,Tıp,10) Hasta olan kimse, ihtiyarlık ve ölüm dışında her hastalığın mutlaka bir çaresi olduğunun bilinciyle uzman hekimlere müracaat ederek tedavi yollarını aramalı, bunun yanında Yüce Allah'a sığınıp şifa vermesi için dua etmelidir. Bu maksatla bazı alimler; Kur'an-ı Kerim'den Tevbe 14, Yûnus 57, Nahl 69, Şuara 80, Fussilet 44 gibi şifa konulu ayetlerin okunmasını tavsiye etmişlerdir. Hz. Peygamber (s.a.s) duanın, hem hastalıklardan korunmada hem de hastalıkların tedavisinde bir şifa vesilesi olduğunu belirtmiştir. Allah Resulü'nün bir hasta ziyaretinde okuduğu dualardan birisi şöyledir: "Ey insanların Rabbi! Rahatsızlığı gider! Şifa veren sensin. Senin vereceğin şifadan başka şifa yoktur. Öyle bir şifa ver ki ardında hiç hastalık izi bırakmasın." (Müslim, Selam, 47)
Hz. Peygamber, ashabını tıp bilgisini öğrenme noktasında teşvik etmiş, hastalıklarının tedavisinde de hekimlere yönlendirmiştir. İşinin ehli olmayan kişileri, hayati kararlar gerektiren bu mesleğin alanına girmemeleri hususunda ikaz etmiştir. Hz. Peygamber, "Tıbbi bilgisi olmayan bir kimse doktorluk yapmaya kalkar ve zarar verirse bunu tazmin eder." (Ebû Davût, Diyat, 23) buyurmuştur. Hz. Peygamber sağlığı koruma noktasında çeşitli tavsiyelerde bulunmuştur. Bu bağlamda tıbb-ı nebevi özel önemi haiz bir alandır. Hz. Peygamber'in tavsiyelerini dikkate alan sahabe de gerek onun döneminde gerekse sonrasında kimi zaman onun yöntemlerini uygulamış, kimi zaman da tedavi olmak için hekimlere başvurmuşlardır. Dua bir tedavi olarak şifa bulmada temel ve yardımcı bir unsurdur. Dua da buluşmak dileğiyle Allah'a emanet olun.