Rahman ve rahim olan Allah'ın adıyla
İmanın üçüncü şartı, kitaplara imandır. Amentü'deki (ve kutubihi) ifadesi, Allah'ü tealanın kitaplarına inanmayı, iman etmeyi bildirmektedir. Kitaplara iman, cenab-ı hakk'ın insanlar arasında seçtiği peygamberlerin bir kısmına kitaplar gönderdiğine, bu kitapları benimseyip gereği ile amel edenlerin dünya ve ahiret mutluluğuna ulaşacaklarına inanmak demektir. Kur'an, ilâhi kitaplar arasında ayırım yapmaksızın tamamına inanmayı emreder. Müslümanlar olarak bizler, kur'an-a inandığımız gibi tevrat'a ve incil'e de Allah tarafından gönderilen asli şekilleriyle inanırız. Bütün peygamberler aynı amaçla gönderdikleri gibi bütün ilâhi kitaplarda aynı maksatla indirilmiştir. Nitekim Resül-i Ekrem (s.a.v) islamı bir binaya, kendisi ile diğer peygamberler arasındaki ortak noktayı da bu binanın duvarlarını oluşturan kerpiçlere benzetmiştir. (Müslim, fedail 22.23.)
Bu bağlamda kur'an'da şöyle buyurulur: "Resülüm! Deki: Biz, Allah'a bize indirilene, İbrahim, İsmail, İshak, Yakup ve Yakupoğulları'na indirilenlere, Musa, İsa ve (diğer) peygamberlere rableri tarafından verilenlere iman ettik. Onları birbirinden ayırt etmeyiz. Biz ancak O'na teslim oluruz. (Al-i imran, 3/84) Kitap sözlükte "yazmak ve yazılı belge" anlamına gelir. Terim olarak ise Allah Teâla’nın kullarına yol göstermek ve aydınlatmak üzere peygamberine vay ettiği sözlere ve bunun yazıya geçirilmiş şekline denir.
İLÂHİ KİTAPLAR
İlâhi kitaplar Allah kelamı olmak bakımından aralarında farklılık bulunmamasına rağmen hacimleri ve hitap ettikleri kitlenin büyüklüğüne göre, suhuf ve kitap olmak üzere ikiye ayrılırlar. SUHUF sahife kelimesinin çoğulu olan suhuf dar bir çevrede, küçük topluklara, ihtiyaçlarına cevap verebilecek şekilde indirilen birkaç sayfadan oluşmuş küçük kitap ve risalelere denilir. Sayfaların sayısı 100 olup şu peygamberlere indirilmiştir. Hz. Adem 10 sayfa, Hz. Şit'e 50 sayfa, Hz. İdris'e 30 sayfa, Hz. İbrahim'e 10 sayfa, bugün bu sayfalardan elimizde hiçbir şey yoktur.
TEVRAT: İbranice bir kelime olup "kânun, şeriat ve öğreti" anlamlarına gelir. Hz. Musa'ya indirilmiştir.
ZEBUR: Kelime olarak "yazılı şey ve kitap" anlamına gelen Zebur Hz. Davud'a indirilmiş olan ilâhi kitabın adıdır.
İNCİL: Kelime olarak "müjde, talim ve öğretici" anlamına gelir. Hz. İsa aracılığıyla İsrailoğullarına indirilmiştir.
KUR'AN: Allah tarafından gönderilen ilâhi kitapların sonuncusu olan Kur'an-ı Kerim, son Peygamber Hz. Muhammed'e (s.a.v) indirilmiştir. İlahi kitaplar doğrudan Allah katından gelir. Bu bakımdan hem söz hem de mana açısından Allah kelamıdır. İlahi kitapların hedefi ise insanlığı sapıklıktan kurtarmak, hidayete, iyiliğe, aydınlığa çıkarmak ve sonunda iki dünyada mutlu kılmaktır. Bizler bugün kitapların şu andaki şekillerine değil, Allah'tan gelen bozulmamış şekillerine inanmakla yükümlüyüz. Çünkü ilâhi kitaplara inanmadıkça kişinin imanı gerçekleşemez.
Allah'ın selamı, rahmeti, bereketi, mağfireti, inayeti, hidayeti, hepimizin üzerine olsun. Hakka namzet ol.