Rahman ve rahim olan Allah'ın adıyla.
Korona virüs 2020 tarihinde Çin’in Wuhan kentinde yarasa, köpek, kurbağa ve yılan gibi canlıların satıldığı bir et pazarında çıktı. Kısa zamanda tüm dünyaya yayılan bu PANDEMİ, zengin-fakir, yetkili-yetkisiz, büyük-küçük, salih-fasık, imanlı-imansız fark etmeden takriben yedi milyar insanı pençesine aldı.
Önceki peygamberlerin ve peygamberimiz (s.a.v) döneminden bu zamana kadar bu tür salgın hastalıklar meydana gelmiştir. Bu salgın hastalıklar değişik isimlerle anılmışlar. Efendimizin müezzini Bilal, "Emvas" virüsüyle şehit olmuş, sahabe Muaz bin Cebel'in iki karısı "TAUN" virüsüyle şehit oldular. Nakşibendi tarikatının ilk mürşidi büyük alim Mevlana Halit "TAUN" virüsüyle şehit oldu. Historiyografinin sosyolojinin ve iktisabın öncülerinden 14. yüzyıl düşünürü, devlet adamı ve tarihçisi BİN HALDUN bütün ailesi "TAUN" virüsüyle şehit olmuştur. Neden hepsine şehit diyorum? Çünkü bu virüsle ölen her inanan insana şehitlik mertebesi sevabı vardır. Devlet tarafından konulan tedbirlere riayet etmek vacib kısmına girer. Bu tedbirlere riayet etmeyip bulaşmaya sebep olan kişi, kişiler dinen suçlu durumuna düşer, Allah katında cezaya maruz kalacaktır. Bütün vatandaşların tedbir kurallarına riayet etmeleri lazım ve farzdır. Taziye ziyareti, düğün, mevlit, sünnet gibi etkinlikler ve benzeri tüm sosyal faaliyetler zorunlu olmadıkça terkedilmeli. Karantina süresince dışarı çıkmamaları gerekir. Zira tıbbın tümü koruma ve korunma şartlarına gerekli ehemmiyet verdiği gibi Peygamber (s.a.v) mesajı da bu istikamettedir.
Peygamber (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Siz vebanın (bulaşıcı hastalık) bir yerde olduğunu işitirseniz oraya gitmeyin. Sizin bulunduğunuz yerde veba varsa yerinizden çıkmayın"...bu nebevi tebliğe göre eğer sende bu salgın virüs belirtisi varsa zorunlu olmadıkça dışarı çıkmayacaksın. Karantina süresine uyacaksın, zorunlu olmadığı halde dışarı çıkıp başkasına bulaştırırsan ve o başkası bundan ölürse sen katil durumuna düşersin. Keza nefsini de virüsten koruyacaksın nefsini koruyamayıp da ölürsen nefsinin ölümüne sebep olduğun için katil durumuna düşersin. Zira cenabı Allah (c.c) şöyle buyuruyor: "Kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayın" İlâhi ferman (ayet) bu koruma ve korunmayı emir etmektedir. Bu musibetin Allah tarafından geldiğini ve bizi bununla imtihan ettiğini aklımızdan çıkarmamalıyız. Şimdiye kadar yaptığımız günah ve hatalardan tövbe edip Allah'a yönelmeliyiz. Dua edip Allah'tan yardım dilemeliyiz. Allah’ta belki umulur ki bize acıyıp bu musibeti dünyanın üzerinden kaldırır.
Yarabbi peygamberlerin, nebilerin salih kulların ve yeryüzündeki masum insanların hürmetine ülkemizi, devletimizi, Batmanımızı, ilçeleri, köyleri ve dünyadaki bütün inananları bu korona virüs belasından muhafaza eyle yardımını esirgeme. Bu korona virüsü dünya üzerinde kaldır. Yarabbi şimdide gel gelelim bu korona virüs süresinde halkı için gecesini gündüzüne katan sağlık çalışanlarımıza, onların emeği çoktur cenabı Allah (c.c) onları muhafaza etsin. Onların yar ve yardımcısı olsun. Ben şahsen her duam da onları unutmuyorum. Sizlerin de onları unutmamanızı diliyorum.
Son olarak sağlığımız için temizlik, sosyal mesafe ve maske takmayı ihmal etmeyelim. Kurallara uyalım uymayanları uyaralım. Allah'ın rahmeti, bereketi, mağfireti, hidayeti hepimizin üzerine olsun. Hakka namzet ol…