Kalemin gücü

Kalemlerimizin teknoloji ve gelişen bilim ile birlikte çoğalması, ülkemizin bir adım daha ileriye gitmesi demektir. Birçoğumuzun bildiği gibi burada bahsettiğim kalemler, bilgi birikimi ile doğru eleştiri yapan ve yazdıkları yazıları ile bilime ışık tutan yazarlarımızdır.
Yazar olmak o kadar da basit bir meslek değildir. Çünkü, yazarların düşmanı karanlık, dostu ise yazı yazdığı kalemiyle ışık tuttuğu aydınlıktır. Onlar savaşını karanlığın sefaletine yaparlar. Bu da o kadar kolay değildir. Bazen yazdıkları doğrular başına iş açabilir. Birilerinin işine gelmediği için sorgulanıp yargılanabilir. Yaşı ileri olanlar eski günleri bilirler. Pek çok yazarımız kaleminden dolayı faili meçhul cinayetler sonucunda hayatını kaybetmiştir. Günümüzde bu durum hemen hemen ortadan kalktı. Yerini çağdaş bir geleceğe yol almak için kıran kırana bir kalem düellosuna bıraktı. En azından faili meçhuller yerine, kalemler savaşı yapılıyor ki, bunun adı da demokrasidir. Biliyorum bazılarınız, belkide bu durumu yazdığım için bana kızıyor yada böyle bir demokrasi olur mu diyorsunuz. Hatırlayalım kaç yazarımız katledildi ve öldürüldü. Çocuklarının gözünün önünde  bombalandı. Sadece yazdıkları ve eleştirdikleri için hayatları çeşitli yollarla sona erdi ve ya yazılarına son vermek zorunda kaldılar.
Karanlıkların aydınlığa çıkmasıdır kalemin gücü. Bir baş kaldırıdır, aydınlığı ortaya çıkartmak için karanlığa. Her yazılan bilgi, düşmandır karanlığa. Karanlığın korkulu rüyasıdır kalemler. Her kalem bir bilgi küpüdür, geleceğin ışığıdır. Yeter ki doğru  ve bilimsel yazılsın.
Kalemlerimiz en çok güncel konularla ilgili yazılar yazarlar ve eleştiriler yaparlar. Güncel konulardan beslenerek yazıya dökerler. Günümüzün en önemli konulardan biri olan siyaset ile ilgili yazılar yazmak gibi. Ya da gündemi meşgul eden durumlar gibi.
Bir anlamıyla da toplumun daha duyarlı hale gelmesine öncülük eder. Bazen toplumda öyle olaylar olur ki gündemi boş yere meşgul eder. Onunla ilgili de yazılar yazar ve eleştiriler yapar. Yine bu eleştirileri yazıya dökerek insanlığa ışık tutar.
Toplumun değer yargılarını çok iyi bilir. Değerlendirmelerini o ölçüde yapar.
Kalemler barışın simgesidir. Gerçek kalemler barıştan yanadır. Toplumsal barışı muhafaza ederler. Toplumun huzuru, bir yazarı ilgilendiren en önemli konulardan biridir. Araştırmalarını genellikle toplumun gidişatı üzerine yapar. Bazen sonuç acı da olabilir. Taraf olmaktan ziyade kendi doğruları bir yazar için en büyük araştırma kaynağıdır. Hayatı ön yargılarıyla değil, toplumsal gerçekliğin bilimsel anlatımıyla ön plana çıkarır.
Kalemi barış için kullanmalı ve barış için yazmalıdır.