Çocuklarımızın yetiştirilme şekli her dönem, bir önceki dönemden daha önemli olmaktadır.
Eğitimin ve öğretimin çok önemli olduğunu hepimiz farkındayız. Eğitim, çocuklarımızın yetiştirilmesinde en büyük faktördür. Öğretmenlerimiz, okullarda çocuklarımızı eğitirken sadece fizik, kimya, matematik, edebiyat gibi derslerle, onları mekanik olarak yetiştirmemeleri gerekmektedir.
Bir zamanlar okulun birinde, bir veli toplantısında bir müdürün konuşmasına şahit olmuştum. Müdür, konuşurken velilere şu şekilde hitap edip, şunları anlatmaktaydı.
"Sayın veliler...
Öğrencilerimiz olan çocuklarımızla ilgilenin. Onlara şefkat gösterin. Onlara sevgi gösterin. Onları, sevgiden ve saygıdan mahrum etmeyin. Hürmetin ne olduğunu öğretin. Siz bunları öğretin ki, biz burada akademik dersleri verirken, onlara adab-ı muaşeretin de ne olduğunu bildirelim. Biz onlara adab=ı muaşereti anlatmaya çalıştığımız zaman, sizler de bu değerleri evde verdiğinizde, onlar dünyaya şefkatle ve güzel bakacaktır. Yarın bir gün öğretmen olduklarında veya polis, doktor, mühendis olduklarında, beraberinde akademik dersler ile birlikte mekanik yetişmemiş, şefkati de, vicdanı da birlikte öğrenmiş olacaklardır.
Çocuklarımız yarının geleceğidir. Onlar, eğitimlerini alırken adab-ı muaşereti öğrendiklerinden, vicdanı da öğrenmiş olacaklardır.
Örneğin bir diş doktoru işini yaparken, hastayı incitmenin vicdan azabını duyacak. Bir öğretmen öğrenci yetiştirirken, öğrenciyi dayakla değil de, ciddi anlamda şefkatle büyütmenin ne olduğunu bilecektir. Ya da bir polis suçluyu yakalayıp hakim karşısına çıkartırken, hakim ve polis suçluya, gerçek anlamda adaletli davranacaktır. Hatta ve hatta belki de suçlu diye bir şey olmayacaktır. Çünkü herkes belli değerleri aldığı için, yaşam içerisinde ne gerekiyorsa onu yapacaktır. Hepimiz de, belki buna şahit olacağız, kim bilir..."
Evet bunların hepsini müdür veli toplantısında anlatılmıştı. Çok duygulanmıştım ve bu anlatılanlar benim dikkatimi çekmişti.
Bir müdür, adab-ı muaşereti öğretirken, aile de bunu desteklemeli diyordu. Çünkü Çocuklarımız dünyaya güzel bakmalı, eğitimlerini tam alırken, saygıyı, sevgiyi, hürmeti ve vicdanı da almalıdır. Çocuk eğitiminde sadece matematik, fizik, kimya yoktur veya teknik olan dersler yoktur. Bir çocuk mühendis olabilir. Doktor olabilir veya polis olabilir. Ama vicdanlı olmak farklı bir şeydir. Adab-ı muaşereti öğrenmek farklı bir değerdir. Bunda ailelerimizin ve öğretmenlerimizin rolü çok büyüktür.
Yarının geleceği olan çocuklarımızın, insan olarak yetişmesi dünya geleceği için çok önemli bir faktördür.