Türlü türlü planların ve bu planlar sonucunda oluşan kötülüğün yapıldığı bir dönemdeyiz. Bu dönemlerin insan hayatını olumsuz yönde etkilediğini, yaşam tarzlarını farklı yönlere ittiğini ve pek çok durumu olumsuz olarak değiştirdiğini hepimiz biliriz. Dünya üzerinde öyle ülkeler var ki, uzaktan kumanda ile diğer ülkeleri, yani hâkimiyeti altına almak istedikleri ülkeleri ele geçirmeye çalışmaktadırlar. Bu ülkeler baskısı altına aldıkları yerler üzerinden para kazanmak isteyen ve kendi istekleri doğrultusunda kullanmak isteyen ülkelerdir.
Mesela Avrupa Birliği'ne üyelik diye tutturduğumuz bir dönem de, pek çok durumu göze almaya karar veren ülkemiz ve bu durumdan faydalanan Avrupa ülkeleri. Avrupa Birliği'nin bizi üyeliğe alma gibi bir hevesi olmadığını bütün dünya farkında artık. Tabi ki sadece Avrupa Birliği için bu durum geçerli değil. Diğer ülkelerin ülkemize vermiş olduğu pek çok desteğin arkasında sürekli bir şeylerin çıkması olayları çığırından çıkarıyor.
Türkiye'nin üzerinde bulunduğu jeopolitik durum, bu olguların oluşmasında büyük sebep teşkil eder. Köprülerimiz, yeraltı zenginlik kaynaklarımız, bol olan suyumuz ve verimli topraklarımız, dışarıdan ülkemize bakan diğer ülkelerin bize bakış açısını oluşturur. Bizim üzerimizden planlar yapmasına sebeptir. Bize şirin görünen ülkeler, arkamızdan çeşitli demagojilerle kuyumuzu kazmaktan geri kalmamıştırlar. İstediklerini elde etmek için, her yolu deneyen çevremizdeki ateş çemberinin kötü elleri, artık yuvalarımıza kadar uzanmaya başladı. İyilik perisi rolüyle çevrede dost görünenler, sokakların karışmasına ve ülkemizdeki birliği, bütünlüğü, bozmaya çalışmasına sebeptirler.
Tabi bu duruma seyirci kalmak doğru olmaz. Elimize top tüfek alıp sokağa çıkacak değiliz. Taşkınlık yapmak da gerekmiyor. Ama birlikten yana olup, kardeşçe yaşamaya çalışmak en doğrusu. Daha da kenetleneceğiz. Böylece bizi istemeyenlere ve bize düşmanlık besleyenlere karşı en iyi silahımızı kullanarak onları kazıdığı kuyuya atmış oluruz. Düşman zayıf yön bulmaya çalışır. Zayıf yönü fark ettiği an saldırıya geçer. Buradaki ince nokta zayıf olmamak ve zayıf noktayı göstermemektir. Bu fırsatı düşmana vermemek gereklidir. Aksi takdirde düşmanlar demagoji ustasıdır. İyi demagoji yaparlar ve istediklerini bu yolla ele geçirirler. Lafebeliğinde usta olan ülkeler en iyi yolları kendileri için seçerler ve kendilerinin ileriye girmesi yönünde kazançlarını çoğaltırlar.
Bir ülkedeki hayat standartlarının güzelliği, o ülkenin yaşama tarzını yani yasayış şeklini belirler. Huzur ve ferahlık kişinin yaşamıyla alakalıdır. İnsan yaşamının iyi düzeyde olması ise, iyi bir yönetimle, yani insanın pek çok duruma yön verdiği akılla olur. Akıllı olmak pek çok olumsuzluğu ortadan kaldırır ve kendimizi korumamıza en iyi araçtır.