Doğu ve Batı kavramları, dünya üzerinde belirli durumlara göre belirlenmiş coğrafi alanlardır. Aynı zamanda da dünya ülkelerin almış oldukları düşünce ve kültür ile bağlantılı olarak kullanılır. Aslında doğu ve batı kavramına nereden ve nasıl baktığımız da önemlidir. Genellikle bu bakış açısına Avrupalı bir bakış hâkimdir. Coğrafyada Yakın Doğu, orta Doğu ve uzak Doğu gibi üç farklı kavramla anlatılmış olup, coğrafya ve kültür dünyası, bu duruma göre değerlendirilmiştir. Mesela Yakındoğu, Ortadoğu, Uzakdoğu gibi.
Yakındoğu Avrupa’ya göre Akdeniz’in doğu kıyısında yer alan ve Ortadoğu ülkelerinden Türkiye, İran, Mezopotamya, Filistin Arabistan, Suriye, Ürdün, Lübnan, İsrail ve Mısır’ın içinde bulunduğu coğrafya bölgedir.
Topluluklar kendi içinde bulundukları bölgelerden aldıkları kültürleri ile özdeştir. Çünkü her insan bir kültürden gelmiş olup daha sonra yaşadığı toplumun kültürüyle empoze olarak büyür ve gelişir. Mesela Doğu kavramı ile kastettiğimiz, İslam kültür coğrafyasıdır. İslami koşullara göre yetişme ve o koşullarda bir takım unsurları değerlendirmektir. Yani biz İslami kültürü benimsiyor isek eğer, dünyaya bir Hıristiyan kültüründe olduğu gibi bakmayız. Çünkü her kültürün kendine has inancı ve kuralı vardır. Bu kuralların dışında tutamayız kendimizi.
Siyaset, güç, insan hakları, çıkar-menfaat, birey, toplum. Bunların hepsi kültür alanlarıdır. Doğu ve Batı içinde bulunan topluluklarda, aynı özellikleri taşıyan, insana özgü davranış özellikleri öne çıkmaktadır. Bu kültürler arasında ki benzerlikler, toplulukların yaşayışlarında ortak nokta olmuştur. Bu davranışları toplumdan, kişilere indirger isek, her insan aynı şekilde davranmayarak toplumdan kopuk hareket etmektedir. Çünkü insanların almış olduğu akıl terbiyesi bulunmaktadır. Bu terbiye ölçüsü her insanda aynı değildir. Her yerde düşünüp sorgulayan, kendine ve topluma faydalı insanlar bulunmaktadır ve ya bulunmamaktadır. Bunların yalnızca Doğu ya da Batı kültürüne mensup sayılması doğru olmaz. Ama şöyle diyebiliriz; şu davranış doğu ülkelerinde daha fazla ve ya şu davranış Batı ülkelerinde daha az.
Doğu ve Batı’yı ”iyi” ve “kötü” diye ayırmak doğru olmaz. Bunun her iki tarafta da yapıldığını biliyoruz. Hatta Batı’da öyle “Doğu” betimlemeleri yapılmıştır ki, insanları kötü tanıtarak, kin ve önyargıya adeta davetiye çıkarmıştır.
Unutmayalım ki, hem doğu, hem batı her yerde bir kültür vardır. Bu kültür insanlık adına olduğu sürece doğru yönlendirilir ve doğru kullanılır. Kişilerin yaptıkları yanlışlıklar her kültürde olabileceği gibi, her kültürde bulunan insanlar yanlışlıklar da yapabilir. Bizim düşmanımız, bölgeler, ülkeler ve oradaki topluluklar değildir. Toplum içinde yanlışlık yapan kültürsüz kişilerdir.