Günümüz insanlarının metropol şehirlerdeki yaşamına ayak uydurması bazen güç olmaktadır. Hayatın pek çok evresinde olduğu gibi insanlar pek çok unsuru yaşayarak öğreniyor. Fakat öyle durumlar vardır ki, insan hayatına yerleşerek normal bir hal almış.
Doğallığın normal olması gerekirken, şu an hayatımızda her nedense aykırı olarak yer almıştır. Ve normal olmayan bir şekle dönmüştür.
Her geçen gün zorlaşan hayatımızı, değiştirmeye çalışmak ve bunun için çaba sarf etmek bizim görevimizdir. Değişen sürece ayak uydurmak, teknolojiyi yakalamak hayatın adımlarıdır. Bu tip güzel ve geleceğe yönelik çalışmalar hayatın unsurlarıdır ve insanlığı ileriye götürür. Bizim hayatımızda ise pek çok değişim ve çalışmalar aynı anda olabilmektedir. Bu değişim ve çalışmalara ayak uyduramadığımız zaman, zorluk yaşarız. Hayatta olan ve üst üste gelen olağan durumları iyi ve düzenli karşıladığımız sürece önemli bir sorunlarla karşılaşmayabiliriz.
Bizim ve çevremizdeki pek çok aykırı davranış, hayatımızın normallerinden oldu. Davranış bozuklukları hayatımıza normalmiş gibi yerleşti. Bağırarak konuşma, büyükleri hiçe sayma, çok bilmişlik, teknolojiyi gereğinden dazla ve yersiz kullanma ya da gereksiz yere sahip olma ve benzeri davranışlar hayatımızın önemli noktalarına yerleşti. Büyük şehirlerin kalabalık olması ve bu durumdan kaynaklanan yanlışlıklar, yönümüzü yanlış yöne çevirmektedir. Yanlışlığı kabullenmek tehlikelere kapı açmak, tehlikeyi davet etmek demektir. Eğer yanlışın önünü kesmezsek, bizim için hayatımızdaki pek çok problemin çoğalması anlamına gelir ki, bu durum da içinden çıkılmaz bir hal alarak hayatımıza normalmiş gibi yerleşir. Toplumun doğru olan kurallarına uymak kişilerin toplum içinde daha iyi ve rahat yaşamasına sebebiyet vermektedir.
İnsanlar ahlaki ve etik kurallar üzerine yaşamalıdır. Doğru olanı yapmak insanoğlunun asli görevidir. Çünkü ahlak toplumun kendisidir. Ahlaksızlığı beslemek ilerisi için pek de iç açıcı bir davranış değildir ve beraberinde pek çok sorunu birden getirir.
Bugün ahlaksız ve etik olmayan davranışları yapan kişilerin, yarın çocukları kalkar aynı durumları yaşar ve yaşatır. Bu da toplumda yozlaştırmayı getirir. Böylece anormal davranışlar hayatımıza yerleşir ve alışkanlık haline gelerek normalleşir.
Unutmayalım toplum bireylerden oluşur ve birey de biziz.