Mart 2022 KISA KISA DEĞENLENDİRMELER....

Tarım ile uğraşanlar toprağı nadasa bırakırlar ya, bazen bizler de tıpkı nadasa bırakılan toprak misali kafamızı nadasa bırakıyoruz. Bu açıdan birkaç ay yazın dünyasında yoktum. Ancak çok güzel kitaplar okudum, filmler izledim. İnşallah zaman zaman bunlardan da bahsedeceğiz.
Bitcoin aldı, evi yıkıldı. Eş, dost, çevreden duyuyoruz bu tür duyumları ve fena halde üzülüyoruz. Duyarken biz bu kadar üzülüyorsak, parasını, çoluk çocuğunun rızkını kaybedenler kim bilir nasıl üzülüyorlardır. Bir tanesi baba yadigarı evini-arsasını haraç-mezat satıp bitcoin almış. Şimdi parası pul olmuş. Yek diğeri sevdiği, güvendiği bir dostunun telkiniyle arabasını satmış, bitcoin yada eteryum mu ne almış. Verdiği araba parasıyla şimdi motor alamıyor. Asgari ücretten hallice bir maaşa talim eden bu kişi sadece cebindeki parayı ve yüreğindeki son umudu kaybetmedi, aynı zaman da çoluk çocuğunun eğitim hayatlarını da riske etti.  Yazık oldu.
     ***
Çoluk çocuğumuza isim koyarken ne kadar da hoyratça davranabiliyoruz. Dini içerikli isimler koyabiliyoruz; örneğin Ali, Ahmet, Ayşe, Emine...vs. Milli isimlerimizi de koyabiliyoruz; örneğin Şeyhmus, Faris, Rojda, Hülya. Zaman zaman da dini veya milli içerikleri olmayan ama hoş duygular uyandıran isimler de koyabiliyoruz; örneğin Yasemin, Rüzgar, Helin, Şahin gibi. Buraya kadar bir sakınca yok. Ama Allah aşkına o ne isimler öyle? Şarkıcı bir kadından dolayı Aleyna ismini koyanlar var, yada Minel ismi. Kur'an da aleyna kelimesinin geçmesi o isme bir özellik katmaz ki manası da "üzerine" demektir. Hani selam verildiğinde dini bütün bazı abilerimiz der ya, aleyna ve aleyküm selam. Yani Kur'anda geçiyor diye her ismi çocuğumuza koyamayız. Örneğin Kur'an da İblis kelimesi de geçiyor.  Çok fazla örnek verebiliriz ama vermeyelim daha iyi. Ayrıca adam çocuğuna uzun uzun iki isim takıyor, sanki isminin uzunluğu ona özel bir anlam yükleyecekmiş gibi. Yazıktır, günahtır, ecdattan utanın bre. .
     ***
Bir zamanlar üniversite mezunu olmak çok şey ifade ederdi de artık maalesef pek bir şey ifade etmiyor. Hatta üniversitelerde baraj puanının kaldırılmasıyla herhangi iki yıllık bir açık öğretim fakültesini kazanamamak mümkün olmayacak gibi görünüyor. Ancaaak, eskiden mühendis olunduğunda bir havalı, geleceği bir garanti görülüyordu ya, artık o tarih oldu. Piyasada bir sürü mühendis, mimar, arkeolog, tarihçi, edebiyatçı, ekonomist....vs. işsiz. Gidin A-101, BİM, Şok gibi mağazalara, çoğu bu mesleklerden mezun ve asgari ücretle bir iş bulabildikleri için kendilerini şanslı görüyor.  Devlet kurumunda şoförlük yapan adam bildiğin mimar, kat temizlikçisi eleman lisans mezunu sosyal bilimci, matematik okumuş bilim insanı zabıta. Demem o ki artık mürekkep yalamak, dirsek çürütmek ile bir yerlere yerleşebilmek zor görünüyor. Bunların arasında kendini çok iyi yetiştirmiş olanlar müstesna. Bilgisayar dilini iyi bilen, yabancı bir dili iyi bilen ve KPSS sınavında 90 çeken elbette ki bir yerlere gelecektir. Bizden söylemesi. Diğerlerine geçmiş olsun. 
     ***
Kimsenin doğasını değiştiremezsin, vesselam. Yılan tıslar, köpek havlar. Stokçuluk yapan da yapmaya devam eder. Yağın bir gecede % 100 artmasının sebebi sadece küresel aktörlerin Rus-Ukrayna savaşını bahane etmesi ve ortalığı panik havasına vermesi miydi? Olay bu kadar basit açıklanamaz. 70'li yıllardaki gibi yağı karaborsaya düşürmek ve el altından satmak istiyorlar. Bir kişi diyor ki benim abim 600 lt sıvı yağ aldı, ben de 4 teneke. İşte bu yüzden toptancılar ve alış veriş mağazaları talan edilircesine satış yaptı. 109 TL'ye satılan bir yağ 200'e çıktı ve dahası bitti. Bizler bir zamanlar iyi insanlardık. Şimdi egoist, çıkarcı olduk. İki kardeş bir saat içinde 1 ton yağ almışsa bunu ne ile izah edeceğiz. Toplumun geneli bu halde. Haaa almayanlar da var ama onlar da paramız yok diye alamadık diyorlar. Çözüm olarak sayın halkımıza naçizane tavsiyemdir; iki aya kalmaz yeni mahsul çıkacak, bu oyuna gelmeyin. Bir panik havası oluşturup ihtiyaçtan fazlasını aldığımız her ürün bize çok daha pahallıya okutulacaktır. Alternatiflere yönelin, mesela margarinlere veya kasaptan kuyruk yağa.
Allah sonumuzu hayretsin ama önce alışveriş merkezleri sahipleri ve toptancılar ile yurdum insanı biz tüketiciler biraz daha insaflı, biraz daha insani olmamız gerek. 
Kitap Zamanı: Yazar Kathleen Krull. Kitabın ismi Bilimin Devleri Sigmund Freud.  Yayın evi Martı Genç. Tartışmalı isim Freud üzerine yazılmış, basit, sade ve akıcı bir eser. İyi okumalar Efenim....