Evet sevgili dostlar sanırım hepiniz sadece başlıktan ne demek istediğimi anlamışsınızdır.
Ulusal bir gazetenin bir köşe yazarı günlerdir başta insanları gibi güzel ve şirin kentimizin olduğu gibi duyarlı birçok kesimi de harekete geçiren ve sonucu herkesi üzen bir tecavüz olayını konuşurken birden bire ortaya çıkıp bu kentimizin kim tarafından hangi bakış açısıyla anlatıldığı belli olmayan bir şekilde kadınlarını anlatmaya pardon karalamaya çalıştığı manidardır. O zaman insanın aklına direk şu soruyu getiriyor algı mı? Aklama çabası mı? Yoksa ikisi birden mi. Neden mi böyle düşündüm çünkü bir taşla iki kuş vurulmaya çalışılıyor gibime geldi. Kadını değersizleştirme ve maruz kaldığı olaydan ziyade zaten intiharını da daha önceden öngörüp o yaşadığı olayla alakasını ortadan kaldırmak istemiş ve bunu yazan da bir kadın olması çok daha düşündürücü.
Keşke kaynaklarından ki varsa daha sağlıklı bilgiler alsaydı ve biraz daha araştırsaydı o zaman çok daha gerçekçi belki de bugün herkesim tarafından haklı olarak tepki gösterilen yazı yerine çok daha güzel bir şekilde kaleme alabilirdi.
Bir kenti ve bu kentte yaşayan insanların olduğu gibi hepimizin kutsalı kadınlara dil uzatılırken daha dikkatli ve daha duyarlı olmaya ve erdemliliğin gereği olarak özür dilemeye davet etmek en doğrusu diye düşünüyorum.
Bu yazar acaba diğer kentlerdeki intiharları da incelemiş mi bu hassasiyetle ve sebeplerini gerekçelendirecek bir sebep bulabilmiş mi? Neden böyle bir olayın ardından özellikle Batman keşke iyi niyetle yazılmış bir yazı olabildiğine inanabilseydim.