Dr. Yaşar, bel ağrılarının, hareketleri kısıtlayan, yürümeyi ve ayakta durmayı zorlaştıran, can sıkıcı ve oldukça yaygın bir şikâyet olduğunu belirterek “Bel ağrısının pek çok nedeni olabilir. Ağrı şiddeti, kişiden kişiye farklılık gösterdiği ve tam olarak ölçülemediği için, sadece ağrıdan yola çıkarak nedenini tahmin etmek güçtür. İyi bir doktor tarafından sorulacak doğru sorularla bel ağrısının stres, duruş bozukluğu ya da kireçlenme kaynaklı olup olmadığı teşhis edilebilir” dedi.
KAS KÖKENLİ AĞRILAR, DİNLENİNCE GEÇER
Bel ağrılarının pek çoğunun kas kökenli olduğunu belirten Op. Dr. Burhan Yaşar “Eşya taşımak, bavul taşımak ya da uzun bir yolculuk nedeniyle beliniz ağrıyabilir. Bu tip ağrılar dinlenerek geçer. Mevsim değişiklikleri, rüzgârda kalmak, klima çarpması gibi etkenler de kasların tutulması ile bel ağrısına yol açabilir. Stres hormonu nedeniyle gerilen bel kasları, bel ağrısına neden olur. Aşırı kilolar sonucu, bele gereğinden çok yük biner ve bel ağrısı anlamına gelebilir. Bel kayması, zorlama, düşme, kaza nedeniyle veya yaşa bağlı olarak omurlar birbirlerinin üzerine doğru kayması ile ortaya çıkar. Kireçlenmede, eklemlerde uzun dönemde meydana gelen yıpranmalar, vücudun fiziksel baskılara karşı daha dayanıksız olmasına yol açar. Omurga kırıkları ise genellikle bir trafik kazası, spor kazası veya yüksekten düşme gibi talihsiz olaylar sonucu oluşur. İltihaplı romatizma, daha çok anne veya babadan geçen ve daha çok genç yaştakileri etkileyen, genetik bir rahatsızlıktır. Pek çok bel ağrısı türünün aksine, bu ağrıya dinlenmek değil hareket etmek iyi gelir. İç organlardaki rahatsızlıklar, bel bölgesine yakın pankreas, böbrek, bağırsak, karaciğer benzeri organlardaki rahatsızlıklar ve eklem hastalıkları ile ortaya çıkar” dedi.
RİSK GRUBUNDAKİ KİŞİLER
Op. Dr. Burhan Yaşar, bel ağrılarında, 30 yaş üstü kişiler, genetik yatkınlık, ailesinde bel ağrısı şikayeti olanlar, hamileler ve yeni anne olmuş kadınlar, romatizma ya da kemik erimesi şikayeti olanlar, menopoz dönemindeki kadınlar, sigara tiryakileri, yeni ameliyat olmuş kişiler, enfeksiyon hastalıkları, güreş, halter, kürek, futbol, tenis ve jimnastik sporlarıyla ilgilenenler, meslek icabı sürekli ağır kaldıranlar, uzun süre oturanlar, sürekli stres altında olanlar, şeker ve tansiyon hastaları ile kanser hastalarının risk grubunda yer aldığını söyledi.