İlkin çay dağıtıp temizlik yaparak bu mesleğe adım attığını ifade eden genç kalfa, şunları söyledi; “Her işte olduğu gibi öncelikle insanların hizmet aşaması vardır. Bazı mesleklere atılmak damdan düşer gibi olmaz. Henüz küçük yaşlardan itibaren başladık eczacılığa. Önce temizlik, poşet açma ve çay dağıtma işlerini yaptık. Ustalarımızın eline baka baka ilaçları tanıdık. Eczane işinde disiplin ve hijyen esastır. Bu açıdan kendimizi geliştirmeye çalıştık. Yavaş yavaş görev alma durumuna geldik. Yani bir nevi terfi ettik. Önceleri sadece birkaç ilaç ismini biliyorken, şimdi binlerce ilacı tanıyorum. Bizler de ister istemez tıp alanında bilgi sahibi oluyoruz, ama doktorluk görevi ayrı bir alan. Bizim görevimiz sadece gelen reçetelerdeki ilaçları hastalara sunmak. Tedavi, tanı ve ilaç yazma işi doktorların işidir. Sürekli olarak hafızamızdaki ilaç isimlerini canlı tutmaya çalışıyoruz. Son çıkan ilaçların da muhteviyatını ve isimlerini belleğimize dahil ediyoruz.”