Yerel basında çıkan haberleri hatırlatan Vali Deniz, Pazartesi günü randevu talep edildiğini, randevuya sadece Milletvekilleri ve İl başkanlarının katılacağı ve başka kimsenin gelmeyeceğinin karşılıklı teyit edildiğini belirterek, şunları belirtti; “Randevu günü Özel Kalem Müdürlüğü aranmış, randevu listesinin dışında başka kişilerin de randevuya dahil edilmesi gerektiğini, kabul edilmez ise gelinmeyeceği ifade edilmiştir. Her şey bu kadar açıkken olayı farklı yerlere çekmek abesle iştigaldir. HDP Batman milletvekilleri basın aracılığıyla açıklamalarda bulunarak Valilik Makamını ve şahsımı hedef almışlardır. Yapılan açıklamaların kabul edilir bir tarafının olmadığı kamuoyu tarafından bilinmelidir. Bize protokol dersi vermek kimsenin haddi değildir. Haddini aşanlara karşı da nasıl tavır alınması gerekiyorsa o şekilde davranılacaktır.
Şunu açıkça ifade etmek isterim ki; Hain darbe girişimine karşı 15 Temmuz gecesinden itibaren yürekli bir duruş sergileyen, ülkemizin birliğine ve beraberliğine sahip çıkan, vatan sevgisinin imandan olduğuna inanarak meydanları dolduran, bu güzel insanların içinde olmak bu güzel insanlara hizmet etmekten ve böylesine asil bir milletin ferdi olmaktan onur duymaktayım. Halkımızın içinde olmam birilerini rahatsız etse de, halkımızın içinde olmaya ve inandığım doğruları söylemeye devam edeceğim.
‘ATANMIŞ VE SEÇİLMİŞLER BU ÜLKEYE SAHİP ÇIKMALI’
Bizler “halkını yaşat ki devlet yaşasın” diyen bir idari anlayışı kendimize düstur edinmişiz. Makamların, mevkilerin gelip geçici olduğunu bilenlerdeniz. Biz Türk'üyle, Kürt’üyle, Arap’ıyla, Alevi'siyle, Sünni'siyle bin yıldır kardeşçe yaşadığımız bu coğrafyada bu güzel vatan topraklarını bölmeye parçalamaya çalışanların karşısında dimdik duracağımızı, FETÖ terör örgütünden nöbeti devralanlara karşı da her türlü mücadelenin yapılacağını açık ve net bir şekilde ifade etmek istiyorum. Lütfen kimse kimseyi kandırmaya kalkmasın! Meydanlarda barıştan, kardeşlikten ve insanlıktan bahsedenler, Ülkemizin geleceği olan 14-15 yaşındaki çocukların kandırılarak dağa götürülmelerine neden karşı çıkmıyor, o Kürt annelerin feryadını niye duymuyor? Yarın ölüleri gelecek olan o çocuklar üzerinden ölü seviciliği yapmak hangi vicdana sığar? O annelerin yüreğini sızlatanlar er ya da geç bu millete ve devlete bunun hesabını verecekler. Bu aziz Millet her şeyin farkında! Artık oyun bozuldu ve geri dönüşü yok. Bu durumdan herkes kendine bir ders çıkarmalı ve biran önce bu yanlıştan dönmelidir.
Atanmış veya seçilmişler olarak bizlere düşen görev, bu güzel ülkenin birliğine, beraberliğine ve kardeşliğine sahip çıkıp, bu ülkeyi bölmeye çalışanların karşısında onurlu bir duruş sergilemek olmalıdır. Ülkemizin değerlerine, askerine ve polisine haince saldırılar düzenleyen terör örgütlerinin karşısında da net bir tavır almak, yürekli bir duruş sergilemek en büyük erdemdir.” Haber merkezi
Lütfen bekleyin..
