Her hafta Cumartesi günü Gülistan Caddesinde yapılan eylemde OHAL'e de değinildi. Eylemde basın açıklamasını okuyan İHD Batman Şube Başkan Yardımcısı Av. İlyas Tarım, “21 Temmuz tarihi itibariyle Türkiye genelinde OHAL ilan edilmiş, tüm demokratik uygulamalar askıya alınmıştır. Türkiye’nin OHAL pratiği 1980 darbesi sonrası yaşananlarla birlikte ortadadır. Bir OHAL döneminin tanığı ve mağduru bir Cumartesi Annesi Kayıp annesi Raziye Ay, kayıp oğlu Aydın için şöyle diyor; “1966 Doğumlu olan oğlum Aydın kaybolduğu sırada 19 Mayıs Mahallesi 21. Cadde 2100 sokak 24 nolu evde ikamet ediyorduk. Evimizin geçimini inşaatlarda çalışarak sağlama çabası içindeydi. Evine ve ailesine bağlı, çevresine saygılı, çalışkan bir evladımızdı. 10 Temmuz 1993 günü saat 21.00 civarında eve gelirken evimize yakın bir yerde çevre komşularının anlattıklarına göre, ‘sivil giyimli 4 kişi tarafından silah zoruyla kaçırıldığını’ öğrendik. O günden bu güne 23 koca yıl geçti, canım oğlum Aydın’dan ölü veya sağ bir haber alamadım. Yaşlı bir anne olarak 23 yıldır gözlerim yollarda, 23 yıldır gözyaşlarım dinmedi, 23 yıldır oğlum Aydın’ın halen yaşadığı ve bir gün eve geleceği umudunu hiç yitirmedim. Ancak gerçekler umulduğu gibi değil, 23 yıl acıyla yatıp kalktım, şimdi hiç olmazsa bir mezarım olsun diye çocuğumun kemiklerini istiyorum vatandaşlık bağı ile bağlı olduğumuz devletimizden. Hani Sayın Demirel diyordu “Dicle kenarında bir koyun dahi kaybolsa biz kendimizi sorumlu sayarız” aradan 23 yıl geçti ne sorumlu var ne fail.
Devlet yetkililerine çağrımız, kayıpların sağ veya ölü olduğunu araştırmak, ortaya çıkarmak ve faillerini bulup adalete teslim etmek sizin görevinizdir.” İHD olarak demokrasiden ve barıştan başka çıkar olmadığını bir kez daha deklere ediyoruz. Çatışmalarla, şiddetle, tutuklamalarla, kaçırmalarla, kaybetmelerle, baskılarla eğer sorunlar bitseydi otuz yıla yakın bir süredir sürdürülen bu mantığın sorunları bitirmiş olması gerekiyordu. Sorun geçen bunca süre ve kayba rağmen büyüyerek günümüze gelmiş ise uygulanan yöntemin doğru olmadığı ortaya çıkmaktadır. Hiç kimsenin, iktidar hırsı ve elinde bulundurduğu derin güç mekanizmalarını kaybetme korkusu nedeniyle bu ülkeyi ve içinde yaşayan insanları karşı karşıya getirerek bir birine öldürtmeye hakkı yoktur. Artık çok iyi bilinmektedir ki her ne kadar milli değerler ve ülke kaygısı kılıfı ile örtülmeye çalışılırsa çalışılsın yanlışta ısrar edenlerin maskeleri çok kısa sürede düşmekte ve gerçek yüzleri açığa çıkmaktadır” dedi. Haber merkezi
Lütfen bekleyin..
