Oruç tutarken vücut hareketlerimiz yavaşlar ve metabolizma hızımız düşer. Ani ve fazla miktarda yemek yediğimiz için yemek sonrasında kan şekerimiz hızla artar, ardından da yine hızla düşer. Bu durumu genelde iftar sonrasında kendimizi yorgun, bitkin hissetmemizle veya üşümemizle hissederiz. Ayrıca açlık durumunun uzun süre devam etmesi baş ağrısı, baş dönmesi, unutkanlık, dalgınlık, dikkatsizlik, uykuya eğilim, sinirlilik, hazımsızlık, şişkinlik, ekşime gibi sorunlara da neden olur. Özellikle iftar saati yaklaştıkça sinirlilik, ani öfke patlamaları, konsantrasyon bozukluğu, baş ağrısı, mide bulantısı ve halsizlik gibi belirtiler artar.
MUTLAKA SAHURA KALKIN!
Ramazan ayında da mutlaka yeterli ve dengeli beslenmek gerekir. Bütün besin gruplarından gereksiniminiz kadar yemeye çalışın.
Uykuyu bölmek zor gelse de mutlaka sahura kalkın. Ama sahurda kahvaltı gibi hafif yiyecekleri tercih edin. Sahurda tüketilen besinlerin miktarı ve çeşidi çok önemlidir. Sahurda yağlı ve ağır besinler tüketildiğinde metabolizma hızı yavaş olduğundan vücuda alınan besinlerin yağa dönüşümü daha fazla olacaktır. Ayrıca bu tür yağlı ve ağır besinler tüketilip ardından yatıldığında ciddi reflü ve mide rahatsızlıkları görülebilmektedir. Sahurda yağlı ve ağır besinler yerine daha hafif, yağ oranı düşük, günlük alınması gereken protein ihtiyacının karşılanması bakımından protein içeriği yüksek, kan şekerini hızla yükseltmeyen kompleks şekerlerden oluşan bir öğün olmalıdır.
Bu yıl sıcaklara denk gelen ramazanda artan terle birlikte su ve mineral kaybı artacaktır. Hava sıcaklığı nedeniyle kaybolan su ve mineral kaybının yerine konulması için iftardan itibaren sahur sonuna kadar ayran, cacık, mehir, taze sıkılmış meyve ve sebze suları gibi bol sıvı ve su alınması önemlidir.(2,5 - 3 LT SU )
Ana yemekten sonra 1 - 1,5 saat arayla 2 ara öğün yapılmalıdır. Bu ara öğünlerde ise porsiyon kontrolü yapılarak meyve, leblebi, ceviz, fındık, badem, yarım yağlı süt ve yoğurt tüketilebilir. Tatlı tüketilecekse haftada 1 - 2 kez, ana yemekten 2 saat sonra olacak şekilde ara öğün yerine meyveli, sütlü tatlılar veya dondurma tercih edebilirsiniz.
Ramazanda sindirim sisteminin uzun süre çalışmaması nedeniyle kabızlık yaşanma sıklığı artar. Kabızlığı önlemek adına, yemeklerde lif/posa oranı yüksek besinler, sebze yemekleri, salatalar ve ara öğünlerde de taze ve kuru meyveler tercih edilmelidir.
Yemekler küçük lokmalar halinde yavaş yavaş yenilmeli, besinler ağızda iyice çiğnendikten sonra yutulmalıdır.
İftar yemeğinden 1 - 1,5 saat sonra hafif yürüyüşler yaparak metabolizmamızı hızlandıra biliriz.
Medicalpark Batman Hastanesi
Diyetisyen Ozan Özcan