Genel kurulla eş zamanlı olarak gerçekleştirilen Olağan Başkanlar Toplantısı’nda, 2015 Genel Seçim Sonuçları sonrasında ortaya çıkan tablo değerlendirerek, istikrarın korunması için atılması gereken adımlar görüşüldü. Kurulda, şu açıklama yapıldı; “7 Haziran 2015 Genel Seçimlerinden sonra oluşan meclis aritmetiği, bir partiye tek başına iktidar imkanı tanımamıştır. Milletimizin verdiği bu karar, tüm siyasi partiler için bir kayıp değil, özeleştiri imkânı doğurduğundan, kazanç olarak da değerlendirilmelidir. Bugün yapılacak en doğru şey, seçim sürecinde oluşan dargınlık, kırgınlık ve suçlamaların bir kenara bırakılarak, seçmenin verdiği mesajın iyi anlaşılması ve bu meclis içinden çıkacak yeni hükümet seçeneklerinin değerlendirilmesidir. Oluşan yeni meclis aritmetiğine göre, bir koalisyon hükümetinin kurulmasının zaruri olduğu aşikârdır.
Sonuçları bakımından, farklı yaklaşımları beraberinde getiren 2015 Genel Seçimlerinin, detaylı ve cesur bir değerlendirmeye tabi tutularak toplumsal bir fırsata dönüştürülebileceğine işaret etmek isteriz. Bu gerçekler altında, seçim sonuçlarına yönelik yaptığımız değerlendirmelerde, ortaya çıkan tabloyu şu şekilde ifade ediyoruz; Devlette “Devamlılık Esastır” ilkesinden hareketle, yeni hükümet kurulma sürecinde, kamu kurum ve kuruluşları, zafiyet göstermeden ve aksatmadan rutin görevlerini yürütmelidir. Bürokraside yaşanacak muhtemel tıkanıklık ve yavaşlamalar, ülkemize kaybettirir. Tüm ekonomik ve finansal çevreler, sorumluluk bilinci içerisinde hareket ederek, piyasa dinamiklerinin kendi doğal süreçleri içerisinde işlemesi için büyük bir hassasiyetle hareket etmeli; ulusal ya da uluslararası ölçekteki herhangi bir manipülatif yaklaşıma fırsat vermemelidir. Ekonomimizin temelleri sağlamdır, kısa vadede bu süreçten etkilenmez, ama sürecin uzaması, fırsatçılara gün doğurur. İş alemi olarak, ’Huzur, Güven ve Pozitif İstikrarın’ devamı önceliğimizdir. Bunu yaparken, eğitim reformu, hızlı ve adil işleyen daha iyi bir hukuk devleti, devletin zafiyete uğratıldığı alanların ortadan kaldırılarak milletimizin tümünü kucaklayan çözüm sürecinin devamı arzumuzdur. Milletimiz sözünü söyledi, şimdi, bu söz doğrultusunda söz söylemek ve o sözün gereğini yerine getirmek görevi siyasetçilerindir.” Haber merkezi