Hüda Par tarafından yayımlanan mesajda şu ifadelere yer verildi; “İnsanları tarihi geçmişine bağlayan ve kültürel birikimlerini sonraki nesillere aktarmasını sağlayan en temel faktör anadiller ve bu diller üzerinden yükselen kültürlerdir. Bu bağlamda, yaşadığımız coğrafyada uzun yıllar boyunca inkâr ve asimilasyon politikalarına maruz kalmış halkların varlıklarını devam ettirebilmeleri için dillerinin önündeki her türlü engelin kaldırılması temel insani haklardan biri olarak ehemmiyet kazanmaktadır.” Türkiye’de yaşanmış inkâr ve asimilasyon politikalarının hatırlatıldığı mesajda, “Resmi eğitim dili ve anadil olarak sadece Türkçe’nin dayatıldığı ülkemizde birden çok anadilin, kültürün ve kimliğin olduğu gerçeğini göz ardı eden Kemalist zihniyetin dayattığı tekçi zihniyet uyguladığı ret, inkâr ve asimilasyon politikalarıyla Müslüman halkların arasına kavmiyetçilik fitnesini sokarak onları karşı karşıya getirmiştir.” denildi. Anadilde eğitimin önündeki tüm engellerin kaldırılması ve kamusal alanın her sahasında çok dilliliğin esas alınması gerektiğine vurgu yapılan mesajda, “Parti programımızda da belirttiğimiz gibi, ‘Anadilde eğitim herkes için tabii, insani bir haktır. Çocukları bilmedikleri bir dilde eğitmek eğitimde fırsat eşitliğine de aykırıdır.’ düsturunca; Türkiye’de anadilde eğitim başta olmak üzere halkın kendi anadilini hayatının her alanında rahatça ve özgürce kullanmasının önündeki engeller ortadan kaldırılmalı, kamusal alanın her sahasında çok dilli ve çok kültürlü toplum gerçeği dikkate alınarak yeniden bir düzenlemeye gidilmeli, yapılan düzenlemeler Anayasal güvence altına alınmalıdır. Devlet kamusal imkânlarla ve adil bir biçimde resmi dilin dışında tuttuğu dillere ve kültürlere de sahip çıkmalı, müntesiplerine karşı ayrımcılık yapmamalı, bu dillerin yaşatılması için gerekli her türlü imkânları sağlamalıdır.” ifadeleri kullanıldı. Haber merkezi