Yapımı devam eden ve bölgenin en büyük barajları arasında olan Ilısu Barajı, başta 10 bin yıllık bir geçmişi olan Hasankeyf antik kenti olmak üzere Dicle Vadisi'ndeki onlarca köyün sular altında kalmasına neden olacak. Bu nedenle de Hasankeyf'in taşınması gündemdeyken, bu amaçla geçtiğimiz hafta Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'na bir madde eklendi. Bu madde ile Hasankeyf'in taşınmasının da yasal zemini hazırlanmış oldu. Yaşam savunucuları ise Hasankeyf'in taşınmak yerine korunmasında ısrarlı.
Tarihi mekanların toplumların aynı zamanda hafızalarını da oluşturduğunu söyleyen İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Cemal Gökçe, bu mekanların toplumların göz bebekleri olduğunu belirtti. Bu nedenle de bu mekanların mutlaka korunması gerektiğini kaydeden Gökçe, Hasankeyf'in taşınması kararının toplumlara ve doğaya bir haksızlık olduğunu ifade etti. Teknik olarak taşınsa da ahlaki ve etik değerlere bakıldığında Hasankeyf'in taşınmayacağını dile getiren Gökçe, “Hasankeyf'in taşınmasını doğru bulmuyorum, yazık oluyor. Bu yanlıştan kısa zaman içinde dönülmesini ümit ediyorum” dedi.
'BAŞKA YERDE OLSAYDI KORUNURDU'
Yaşam savunucusu Balaban Girit'e göre de Hasankeyf'in taşınması projesi, hem bölgede yaşayan halk, hem de doğa açısından doğru değil. "Hasankeyf'i korumanız gerekirken neden taşıyorsunuz? Ya da sular altında kalmasına izin veriyorsunuz?" diye soran Girit, dünyanın farklı bir kentinde olsaydı Hasankeyf'in mutlaka korunması gereken tarihi eserler arasında olacağını söyledi. Hasankeyf'le ilgili şuan yürütülen "taşınsın mı?" tartışmasının bile çok gereksiz olduğunu belirten Girit, tarihi eserlerin korunması gereken öncelikli alanlar olduğunu söyledi. Doğa Derneği Başkanı Dicle Tuğba Kılıç ise Hasankeyf'in taşınmasının tüm doğa mücadelesi verenlerin en öncelikli yoğunlaşması gereken konulardan biri olduğunu vurguladı. Hasankeyf'in etrafında yaşayan köylülerin zorunlu bir göçe maruz bırakıldığına dikkat çeken Kılıç, bunun insan haklarına da aykırı olduğunun altını çizdi. Yüzlerce kişinin atalarının yerlerinden göç etmek zorunda kalacağını belirten Kılıç, Doğa Derneği olarak Hasankeyf'in taşınmaması noktasında mücadeleyi sürdüreceklerini aktardı. Yetkililere de ‘Hasankeyf'i koruyun’ diye seslenen Kılıç, Ilısu Projesi'nin de biran önce durdurulması gerektiğini vurguladı.
'ALLİONİ'Yİ GÖMDÜNÜZ HASANKEYF'İ YOK EDEMEYECEKSİNİZ'
Hasankeyf'in yok edilme tehlikesi ile karşı karşıya bırakılmasının sermayenin pervasızlaştığının en önemli göstergesi olduğunu söyleyen Munzur Koruma Kurulu Sözcüsü Hasan Şen de, Sur'da ve diğer birçok Kürdistan merkezlerinde ekolojik yıkımın çok yoğun oranda yaşandığına işaret etti. “Hasankeyf'in yerinden taşınması esasında Anadolu'nun değerlerinin yerinden taşınmasıdır” diyen Şen, Hasankeyf başta olmak üzere tehlike altındaki tüm yerler için Türkiye halklarının ortak mücadele etmesi gerektiğine vurgu yaptı. Şen, “Tarihi Allionu'yu gömdüler Hasankeyf'in yok edilmesine izin vermeyeceğiz. Bu iktidar her şeyin fiyatını biliyor ancak değerini bilmiyor. her şeyi satmak halkı tarihsiz, doğasız, belleksiz bırakmak istiyorlar. Tek dertleri var, para. Sermaye ve iktidarın yıkım projelerine karşı ortak mücadele etmeliyiz” dedi. Hasankeyf'te tam tamına 550 arkeolojik yerleşme bulunuyor ve UNESCO'nun 10 adet kültürel miras kriterlerinden 9'unu karşılayabilen dünyadaki tek yer olma özelliğini taşıyor. İnsanlığın her döneminden kalma kültür varlıkları ile adeta bir kültürel miras merkezi olan Hasankeyf, Ilısu Barajı'nın suları altında kalarak yok olacak. Eğer durdurulmazsa, binlerce yıldır hiçbir medeniyetin yok etmediği Hasankeyf, yok olacak. Ilısu Barajı tamamlandıktan sonra sular altında kalacak 550 arkeolojik yerleşim bir yana, Hasankeyf'te yaşayan birçok insan, endemik hayvan ve bitki türleri de yok olacak. Avrupa'nın Büyük Tehlike Altındaki 14 Kültürel Miras Alanı arasında gösterilen Hasankeyf'in, 16 Mart'ta Venedik'te düzenlenecek olan etkinlikle ilk 7 arasına girmesi bekleniyor. Türkiye ise hala Hasankeyf'in UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne girmesi için başvurmuyor. Haber merkezi
Lütfen bekleyin..
