Başarısının sırrını ‘Yeter ki isteyelim’ şeklinde nitelendiren Sevgi Acar, okuma-yazmayı da arkadaşlarının ev ödevlerinden öğreniyor. Arkadaşlarının kullanmadığı sayfa yapraklarını iğne-iplikle birleştirip defter haline getiren Sevgi, yaşamındaki tüm engelleri de bu sayede bir bir aşıyor. Günümüz teknolojisinde artık her şey makine ile yapılırken, Sevgi Acar ise engelli olmasından kaynaklı dikiş-nakışı el emeği ile yapıyor. Halı ve kilimi de marangozdan yaptırdığı çerçeve ile yapan Acar, “Kesinlikle imkansız diye bir şey yoktur. Hiçbir şeye imkansız demedim, yaptım ve başardım. Kadın isterse her türlü imkanı yaratır ve her şeyi yapar. Yeter ki inanç ve azim olsun” dedi. Okula gidememenin üzüntüsünü her zaman yaşadığını belirten Acar, “Ben hiç okula gitmedim. Mahalledeki çocuklar okula giderdi, okulda öğretmenlerin onlara öğrettiklerini bende evde öğrenmeye çalışıyordum. Ben okula gitmezdim diye hiç kimse bana defter kalem almadı. Mahalledeki çocukların defterlerinde kalan boş yaprakları, resim defterlerindeki yaprakları alır ikiye bölerdim iğne iplikle diker defter haline getirirdim o şekilde kullanırdım. O şekilde okuma yazmayı öğrendim. Okula gitmeyi çok istedim ama okuyamadım. Okulun benim için ayrı bir önemi var” dedi. Okuma-yazmayı, dikiş nakışı, halı kilimi ilk olarak kendi çabasıyla öğrendiğini ardından da sertifikaları almak için kurslara gittiğini söyleyen Sevgi Acar, şunları söyledi; “Kilimi de ilk olarak kendi çabamla öğrendim. Marangozda çerçeve yaptım ve evdeki lif ve nako iplerini birleştirip o şekilde desenler yapmaya başladım. Yaptığım bu el işleri ile az da olsa para kazandığımı gördüm. Küçük küçük başladım daha sonra büyük kilimler yapmaya başladım. Örgülerle civciv yapmaya başladım, ardından çanta, patik, anahtarlık derken daha çok yapıp daha çok kazanmaya başladım.”
'SÖMÜRÜLEN EMEĞİME SAHİP ÇIKTIM'
Aldığı 3 aylık engelli maaşıyla zücaciye dükkanı açan ve ekstradan yaptığı el işleriyle kazancını arttıran Acar, “Yıllarca tekstilde de çalıştım ama emeğimiz sömürülüyordu. Hak ettiğimiz parayı alamıyorduk, ağır şartlarda çalıştırıyorlardı. Baktım ki emeğim çok sömürüldü, şimdi de ise kendim yapıp kendim satıyorum. Kendi işimi kendim yapıp kendim satıyorum. Risk alıp bu dükkanı açtım” diye belirtti. Sevgi, hiç bir şeye imkansız gözüyle bakmadığını ve sabırla, azimle yapılan her işin başarılacağını ifade ederek, "İmkansız diye bir şey yoktur. Hiçbir şeye imkansız demedim ve yaptım. Hiç bir şey anne karnında öğrenilmez. Her şey zamanla öğrenilir. Denediğim her şeyi yapabildim ve sıkılmadan yaptım. Örneğin bu dükkanı açarken de bir anda aklıma geldi ve açacağım dedim. Çünkü bir şeyler kazanmak istiyorsam risk almam gerektiğini de biliyorum. Kaybetmeyi de göze aldım. Önümde bir hedef vardı ve onu gerçekleştirmek istiyorum. Kendi işimi kurdum ve çabalıyorum” şeklinde konuştu. Sevgi son olarak, “Kadınlar, ev kadınıyım, anneyim, bakmam gereken bir aile var diye düşünmesinler. Kadınlar eğer isterse her türlü imkanı yaratabilir. Kadın isterse her şeyi yapar” diyerek kadınlara çağrıda bulundu. Haber merkezi