Çocuklarımızın ölümüyle saltanatlarına saltanat katmayalım” diye seslendi. Barış Annelerinden Melahat Sarhan, 8 ay öncesine kadar 3 yıllık bir çözüm sürecinin olduğunu ve kimsenin ölmediğini belirterek, “Bu savaş niye yeniden başladı, ölen siviller için üzülmüyorlar mı? Cumhurbaşkanın, Başbakanın, bakanların çocukları bu savaşta yer almadığı için mi bu kadar rahatlar. Ölen asker, polis, gerilla, siviller hep bizim çocuklarımız. Asker, polis ve Türk annelerine sesleniyorum; biz Kürt kadınlarının ellerini tutun ve bu savaşı, akan bu kanı durduralım” dedi.
Dünyanın hiçbir yerinde, hiçbir savaşta cenazelerin günlerce sokaklarda bekletilmediğini söyleyen Sarhan, “Bu gençlerin, annelerin cenazelerini sokak ortasında bekletmek vicdan işi değildir, insanlık değildir. 11 çocuk annesini önce katlettiler ardından da 7 gün boyunca yerde beklettiler, Allah korkusu, vicdan ve imanları hiç mi kalmadı? Silahla, ölümle bir şey elde edemezsin, tek çözüm müzakere masasıdır. Bu kadar evladımız öldü biz yine de barış istiyoruz” diye konuştu.
'ÖCALAN ÜZERİNDEKİ TECRİT KALDIRILMALI'
Savaşı durdurmanın tek yolunun PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridi kaldırarak diyaloga geçilmesi olduğunu belirten Sarhan, “Gidip Kürt halk önderiyle masaya oturup bu savaşın durması için görüşmeler yapsın. Kürt, Türk, asker ve polis annelerine sesleniyorum; biz halkın çocukları ölüyor o yüzden biz savaşın önünde duralım. Gözümüzden sakınarak, emekle büyüttüğümüz evlatlarımız ölmesin artık. Çocuklarımızın ölümüyle saltanatlarına saltanat katmayalım. Biz çocuklarımızı onun için büyütmedik. Ölen askerlerin evlerini, anne ve babalarını gördük, hepsi yoksul halk çocuğuydu. Eğer gerçekten Türkiye halkları için mücadele veriyorsa Bilal Erdoğan'ı savaşa göndersin” diye konuştu. Barış Annelerinden Feleknas Batur ise savaşa karşı kimsenin sessiz kalmaması ve halkın ayaklanması gerektiğini söyleyerek, “Sur'u, Cizre'yi, Silopi'yi, ölen kadınları, çocukları, bebekleri görmüyorlar mı? Halk aç, susuz, anne karnında bebekler ölüyor. Günlerce, haftalarca kar altında bekletilen evlatlarımızı, annelerimizi görmüyorlar mı? Halk ayaklansın artık, ayaklanarak bu savaşı ve katliamları durdurabiliriz. İnsanlar bu zulmü görsün de kalplerine biraz vicdan girsin” diye seslendi. Batur, 90'lı yıllarda kaybettiği iki oğlunun kemiklerini aradığını ve hala bulamadığını dile getirerek, “3 gün yolda kaldık, cenazeleri almamıza izin vermediler, nasıl bir vicdandır bu. 25 sene önce kaybolan iki oğlumun kemiklerini arıyorum, hala bulamadım. Bunlar insan değil mi. Ona yeter diyecek bir devlet yok mu, ne zamana kadar böyle devam edecek” diye sordu. Haber merkezi