“YEREL MUTFAĞIN BİLİNİRLİĞİ ARTIRACAĞIZ”
Mezopotamya Gastronomi Platformu Başkanı Hüseyin Aslan, “Platform içinde yer alan 9 il içinde unutulmaya yüz tutmuş yerel lezzetlerin ortaya çıkarılarak dünyaya tanıtılması ve coğrafi işareti alınmamış ürünlerin coğrafi işaretlerinin alınması öncelikli hedeflerimiz arasında. Daha sonra şehirlerin gastronomik potansiyellerini ortaya koyarak onları tanıtmak, yerel lezzetlerin ve zengin mutfaklarımızın bilinirliğini arttırmayı hedefliyoruz. Aynı zamanda bu çalışmalarımızı yaparken valiliklerimiz, belediyelerimiz, kültür müdürlüklerimiz ile STK’lar ve katılmak isteyen bütün paydaşlarımızla ortak hareket etmeyi arzuluyoruz” dedi.
“ŞEHİR ODAKLI ÇALIŞMALAR YAPILACAK”
Gastronominin ana vatanında yaşadıklarını belirten Aslan, “Bu coğrafyanın çocukları olarak adını tarihe büyük puntolarla yazdırmış olan Mezopotamya bölgesinin yiyecek-içecek kültürünü yaşatmak ve tanıtmak için elimizden geleni yapacağız. Unutulmaya yüz tutmuş reçeteler, eşsiz tarifler, adı duyulmamış yemekleri gelen misafirlerimizin tanımasını, işletmelerimizin daha çok turist ağırlamasını istiyoruz. Şehirlerimizin her biri gastro-kent olabilecek potansiyele sahip. Yani aslında bu bölge gastronominin doğduğu yer. Mezopotamya’da ciddi bir gastronomi potansiyeli var; çok zengin bir mutfak kültürü ve çeşit çeşit doğal ürünlerimiz mevcut. Turistik değer taşıyan ürün ve alışkanlıkları koruyup geliştirirken az bilinen veya hiç bilinmeyenleri de ortaya çıkarmak için şehir odaklı çalışmalar yapacağız. Platformumuzun her şehirde bir temsilcisi ve yürütme kurulu olacak. Sahadan güncel ve sıcak bilgiler alarak bunları ilgili kamu kurumları ve üniversitelerimizle de paylaşacağız. Sason Çileği Karnavalı, Mezopotamya Ot Festivali, Diyarbakır Kahvaltı Festivali gibi projelerimiz hazır masada bekliyor. İşletme kalitesini artırmak, sürdürülebilir, çevre dostu projelerin içinde olmayı da ayrıca hedefliyoruz” diye konuştu.