Denetimli Serbestlik (şartlı salıverme) yasası hakkında değerlendirmelerde bulunan Avukat Mehmet Karadağ, denetimli serbestliğin Türkiye’de henüz istenilen bir şekilde amaca uygun olarak kurulduğunu söyleyemediklerini belirtti.
Denetimli Serbestlik Kurumu 5237 sayılı Türk ceza kanunun kabul edilmesiyse birlikte 2005 yılından itibaren yürürlüğe girdiğini hatırlatan Avukat Mehmet Karadağ, denetimli serbestliğin şüpheli, tutuklu ve hükümlülere uygulanabileceğini söyledi. Tutukluk süreci hukuki bir açıdan tedbir olduğunu belirten Karadağ, “Kişiler için hâsıl olan tutuksuz yargılanmadır. Fakat bu tutuksuz yargılanmalara bazı denetimli serbestlik tedbirlerin konulması hukuken mümkündür. Örnek olarak verirsek, uyuşturucu kullanmaktan şüpheli olan bir şahıs savcılık tarafından denetimli serbestlik hükümleri çerçevesinde denetim altına alınabilir. Daha mahkeme aşamasına gelmeden, kişinin belki suç işlenmesinin önüne geçmek veya bu süre içerisinde tedavi sağlanması yoluyla topluma kazandırılması amaçlanarak şüpheli olan bir kişinin denetim serbestlikten faydalanması mümkündür. 2012’de yapılan yasal düzenlemeyle şartlı salıverme tarihine bir yıl kala hükümlüler cezası kesinleşmiş olanlar, kalan bir yıllık süre içerisinde denetimli serbestliği konularak tahliye edilebilmektedirler” dedi. Türkiye’de Denetimli Serbestlik kurumunun yeni olduğunu sözlerine ekleyen Karadağ daha sonra, “Uygulamalarla henüz kurumlaşmış değil. Sadece infaz kurumlarla ilgili bir durum değildir. Başsavcılık sivil toplum kuruluşları denetim serbestliği uygulamaya kurulmuş olan teşkilatların müşterek çalışmasıyla ancak olumlu sonuçlar verebilecek bir kurumdur.” ifadelerini kullandı.
“CEZASI 1 YIL KALAN HÜKÜMLÜLER SALIVERİLECEK”
Türkiye’de henüz istenilen bir şekilde amaca uygun olarak Denetimli Serbestliğin kurulduğunu söyleyemediklerini ifade eden Karadağ, “Kişiler denetim serbestliği denince sadece cezanın bir kısmını içerde değilde dışarda geçirme imkânı olduğu bir uygulamayı anlıyorlar. Gerçekten sadece böyle düşünüyorlarsa ve uygulamada bu şekilde tatbik edilirse etkili bir şekilde denetimi yapılmazsa eğitilmese ıslahı yönünde olmazsa kişiler sadece suçtan çıkacak cezadan kurtulmanın bir aracı olarak bunu görmektedirler. Yani bir türlü örtü af mahiyetine girmektedir. Tabiki bu durum kurumun amacına ters bir durumdur. Kişi nasıl olsa ben denetimli serbestliğinden yararlanırım diye bazı suçları işleme imkâna kavuşmaktadır.” şeklinde değerlendirmede bulundu. Son olarak Denetimli Serbestliğiyle ilgili çok önemli bir yasa yapıldığını dikkat çeken Karadağ, “6291 sayılı yasayla ceza infaz kanuna Ek 105/A bendinde bu madde göre şartlı salıverilme bir yıl veya daha az kalan hükümlüler son 6 ayını cezaevinde geçirmek iyi halde olmak şartıyla infaz hâkimliği kararıyla denetim serbestliği tabi tutulur ve serbest bırakılır. 2013 yılında bir yasal düzenleme daha oldu. 6 ay şartı kaldırıldı. 2015’e kadar tahliyesine bir yıl kala serbest bırakılır. Bunun süresi 2015 yılında bitti. Bunun uzatılmasıyla ilgili kamuoyundabir beklenti vardı. Bunun daha uzatılması hatta sürenin bir yıldan 2 yıla çıkarılması yönündebeklentisi vardı. Fakat meclisinden son geçen haliyle bir yıl iki yıla uzatılmadı. Şartlı tahliye ve cezası 1 yıl kalan hükümlü denetim serbestliği çerçevesinde salıverilecek yasanın uygulaması 2020’e kadar uzatıldı.” İfadelerini kaydetti.
Lütfen bekleyin..
