İlk olarak adını 1990-1991 sezonunda şampiyon olup Süper lige çıkan Bakırköyspor'da duyuran ve ardından Fenerbahçe'ye transfer olan savunma ve orta saha oyuncusu Nuri Kanburoğlu, dört sezon boyunca başarıyla sarı-lacivertli formayı giymeyi başardı.
1995-1996 Sezonunda Fenerbahçe'den transfer olduğu Antalyaspor'da bu çıkışını sürdürerek 7 yıl boyunca kırmızı-beyazlı ekibin vazgeçilmez isimlerinden biri olmayı başararak Antalyaspor efsaneleri arasında ismini yazdırmayı başaran Nuri Kanburoğlu, Antalyaspor'un ardından Diyarbakırspor ve son olarak İstanbulspor'da forma giydi. Kanburoğlu, aktif futbol yaşantısına veda ederken, futbolseverlerin aklında mücadeleci ruhu, disiplinli ve önemlisi de centilmen oluşuyla dikkat çekerek, profesyonel futbol yaşantısı boyunca 344 maçta sahaya çıkarken, gördüğü 21 sarı ve sadece 2 kırmızı kart görerek bu anlamda örnek olmayı başarmış olan Nuri Kanburoğlu ile gerçekleştirdiğimiz röportajımız sizlerle.
* Nuri Kanburoğlu kimdir?
- 24.05.1967 Bartın doğumluyum. 12 Yaşında başladığım futbola 21 yıl profesyonel futbolculuk yaptıktan sonra 39 yaşında futbola veda ettim ve 2008 yılından beri de antrenörlük yapıyorum.
* Futbola ne zaman ve hangi takımda başladınız?
- Futbola Bartın Gençlik Spor Kulübünde başladım. Daha sonra ise sırasıyla İstanbul Yücespor, Bakırköyspor, Fenerbahçe, Antalyaspor, Diyarbakırspor ve son olarak İstanbulspor'da oynadıktan sonra futbola veda ettim.
* Futbolcu olmasaydınız ne olmak isterdiniz?
- Yine sporun içinde kalmak ve futbol dışında farklı branş olabilirdi. Örneğin basketbol veya tenis olabilirdi sanırım.
* Spora ilk yıllarında beğendiğiniz ve kendinize örnek aldığınız isimler kimlerdi?
- Örnek aldığım İbrahim hocam (İbrahim Kabadayı) vardı. Lise öğretmenimdi, iyi bir basketbolcu ve hentbolcuydu.
* Saha içindeki ile saha dışındaki Nuri arasında ne gibi farklılıklar vardı?
- Sakin, soğukkanlı saha içinde de dışında da hep böyleyim ben.
* Bakırköyspor kariyeriniz nasıl başladı?
- Bakırköy'ün semtindeki takım olan Yücespor'daki başarılarım sonrasında Bakırköyspor'la anlaştım.
* Bakırköyspor'dan Fenerbahçe'ye transferiniz nasıl gelişti ve teklifi aldığınızda neler hissettiniz?
- Bakırköyspor kariyerim çok başarılı geçti. 2.Ligde şampiyon olup şimdiki Süper lige yükselmiştik. Ben de yılın oyuncusu seçilmiştim. 1 Sene Süper ligde oynadım ve Fenerbahçe'nin dikkatini çektim ki transfer teklifi geldi. Hiç düşünmeden kabul ettim. Çünkü hayalimin takımıydı ve buda beni inanılmaz mutlu etmişti.
* Fenerbahçe'de nasıl karşılandınız ve ilk günlerinizde en iyi anlaştığınız oyuncular kimlerdi?
- Çok iyi karşılandım. İlk günler sanki rüya gibiydi. Bütün takım kabullendi ve çok güzel arkadaşlıklar vardı. Oğuz, Aykut, Rıdvan, Tanju, İlker, Hakan, Müjdat abi en iyi anlaştıklarımdı ve bu isimler beni çok çabuk kabullendiler.
* Fenerbahçe'deki ilk maçınız hangisiydi ve o an neler hissettiniz?
- Sezon başı İzmir'de Bayern München takımı ile yapılan Toni Schumacher'in jübile maçıydı. Benim için unutulmaz bir maçtı. İlk maç ve bir dünya takımı ile....
* Transfer olduğunuz Fenerbahçe'de bu kadar kalıcı olacağınıza inanıyor muydunuz?
- Evet kendime güveniyordum ve çok çalışkan bir oyuncuydum.
* Dört sezon formasını giydiğiniz Fenerbahçe'de orta alanda en iyi anlaştığınız oyuncular kimlerdi?
- Hakan, Oğuz, Kemalettin, Mecnur (Mecnur yakın zamanda vefat etti kendisine rahmetler dilerim)
* Oğuz, Hakan, Turhan, Nielsen, Stoilov, Tayfur, Ümit, Gerson, Toprak, Rıdvan ve Novak gibi isimlere rağmen Fenerbahçe'de forma giyip kalıcı olmayı nasıl başardınız?
- Çalışmanın isteyerek ve severek oynamanın getirdiği başarı bir başarı hikayesidir. Ben çok çok çalışarak ve yoğun emekler vererek bu başarı hikayemi yazabildim.
* Fenerbahçe'de en iyi anlaştığınız teknik direktör kimdi?
- Holger Osieck hocam ile aramız hep çok iyiydi. O beni çok sever, bana güvenerek görev verirdi. Ben de bana duymuş olduğu güvenini boşa çıkartmayarak bana olan sevgisini ve güvenini boşa çıkartmıyordum.
* Fenerbahçe'den Antalyaspor transferiniz nasıl gelişti ve tam olarak ayrılma nedeniniz neydi?
- 4 Yıl sonunda artık ayrılık zamanının geldiğini düşündüm ve daha çok süre alabileceğim takımı tercih ettim.
* Antalyaspor'da da harikalar yaratıp 7 sezon boyunca 30 maçın altına düşmeyen bir performans sergilemeyi nasıl başardınız?
- Evet 7 sezon ve 33-34 maç aralığında tam 241 maç. Bu başarı kaynağının tek bir açıklaması var; işini sevmek ve kendine iyi bakmaktır.
* Sizi Fenerbahçe'nin ardından, Antalyaspor'da da bu denli başarılı kılan etkenler nelerdi?
- Antalyaspor beni gerçekten çok sahiplendi. Bizimde arzumuz ve hırsımız bunda etken oldu. Her zaman evim gibi hissettim ve hala daha Antalya'da ikamet etmekteyim. Bundan da çok mutlu olduğumu söyleyebilirim. Kendimi yarı Antalyalı hissediyorum diyebilirim.
* Antalyaspor'da en iyi anlaştığınız oyuncular kimlerdi?
- Burhan Saatçioğlu, Adnan Karahan, Orhan Atik, Mustafa Gürsel, Kâmil Çakır ve Gosho Ginchev.
* Kariyeriniz boyunca sizi en çok üzen ve mutlu eden gelişmeler neler oldu?
- Üzüldüğüm Antalyaspor'la kupa finalini kaybetmek, mutlu eden ise Bakırköyspor'dayken Milli takıma davet edilmemdi.
* Gününüzden günümüze en çok beğendiğiniz Başkan ve yöneticiler kimlerdir?
- Fenerbahçe'den Güven Sazak, Antalyaspor'dan Hasan Subaşı
* Birlikte forma giydiğiniz ve beğendiğiniz isimlerden bir 11 oluşturur musunuz?
- Engin İpekoğlu, İsmail Kartal, Burhan Saatçioğlu, Orhan Atik, Semih Yuvakuran, Oğuz Çetin, Osman Akyol, Hakan Tecimer, Rıdvan Dilmen, Andre Ngole Kona ve Aykut Kocaman.
* 344 Lig maçı, 21 sarı ve sadece 2 kırmızı kart. Bir orta saha oyuncusu olmanıza rağmen nasıl bu kadar az kart ile oynamayı başardınız?
- Ben orta sahanın hemen gerisinde görev yapan defans oyuncusuydum. Sarı kart dahi görmediğim 1997-98 sezonunda 34 maçın tamamında 90 dakika sahada kalarak Centilmenlik Ödülü'nü kazandım. Az kart görürdüm, çünkü oyuna odaklanıp rakiple hiç uğraşmazdım.
* Futbola veda ettikten sonra neler yaptınız ve şimdilerde nelerle uğraşmaktasınız?
- Futbolculuk kariyerimden sonra antrenörlük yapmaya başladım.
* Unutamadığınız bir anınızı bizimle paylaşır mısınız?
- Türkiye Kupası finali maç öncesi gece uyku tutmamıştı heyecandan.
* Son olarak okurlarımıza neler söylemek istersiniz?
- Öncelikle benimle röportaj yapma isteğinizden dolayı çok çok teşekkür ediyorum. Bu teklifinizi severek kabul ettiğimi bilmenizi ister, bütün Batmanlı sporseverlere selam, saygı ve sevgilerimi iletiyorum.