Lütfen bekleyin..

FLAŞ HABER


“Hakemlik, Ulusu ile altın çağını yaşadı”

14 Aralık 2021, 16:15 - Okunma: 8684

Merhabalar kıymetli okurlarımız, her geçen gün ivme kazanarak yoluna devam eden Tele-Röportajımızın bu haftaki konuğu emekli hemşire, ülkemizin ilk klasman hakemlerinden biri olan, yakalanmış olduğu sağlık sorunlarına rağmen çok sevdiği hakemlikten kopmayarak kadın hakemliğinin önünü açarak, kadınların da bu işi başarıyla yapabileceğini bariz bir şekilde ortaya koyarak, bu anlamda bir çok kadının hakemliğe sıcak bakıp, bu hususta adım atmalarına vesile olan Elmas Tatlıcı Arabacı hocam ile gerçekleştirdiğimiz röportajımız sizlerle.


Not: Geçtiğimiz günlerde hayat arkadaşını kaybederek büyük bir acı yaşamış olan ve buna rağmen sözünü vermiş olduğu röportaj teklifimizi kırmayan, kıymetli Elmas hocama sabırlar diler, kendilerine sağlıklı uzun ömürler dilerim.

* Elmas Tatlıcı Arabacı kimdir?
- Ben Elmas Arabacı Tatlıcı. Balıkesir Gönen’de doğmuş, orta halli bir ana babanın üç çocuğundan biriyim. Babam inşaat işçisi, amacı okuyup daha iyi şartlarda yaşamamızı isterdi. 3 Mart 1954 doğumluyum. Bir kız evladım ve biricik erkek torunum var. İzmir Karşıyaka’da yaşamımı sürdürüyorum.

* Hakemlik dışındaki iş alanınız ve görev yerleriniz nerelerdi?
- Hakemlik dışında hemşireyim. Şu an emekliyim. Bizim mesleğin emeklisi olmuyor. Komşularımın her zaman yardımcısıyım.

* Hakemliğe başlama fikri ve arzusu nasıl gelişti?
- Spora voleybol ile başladım. Bursa Sağlık Koleji voleybol takımı, Bursa Spor voleybol takımı, Ankara Mülkiye voleybol takımı, Gaziantep voleybol takımı, Diyarbakır Bölge voleybol ajanı ve hakemliği ve stat içi futbol müsabakalarında spikerlik, saha komiserliği görevlerini yaptım.1982 Yılında ilkokullarda Ziya Gökalp İlkokulu Türkiye şampiyonu olması mutluluğunu yaşadım. Hakemlik tamamen bir tesadüf desem yalan olmaz. Çünkü hiç bayan hakem duymadım. Diyarbakır Bağlar Sağlık ocağında bir gün iş dönüşü yolda Ahmet Akçay, Hüseyin Kuruoğlu ve Mustafa Esen hocalarıma denk geldim. Bana futbol hakem kursunun açıldığını ve kursa gelmem konusunda telkinde bulundular çok şaşırdım. Büyük bir hevesle ev yerine hakem kursuna yön değiştirdim. Herkes çok şaşırmıştı. Kurs hocam Malatya Bölgesi eski hakemlerinden Lütfü Kuşdemir bile şaşırmıştı. En çok şaşıran da bölgemiz hakemlerinden sorumlu Devlet hastanesi başhekim Dr. Şeref İnalöz olmuştu. Ertesi günü Diyarbakır Dicle Üniversitesi Spor Akademisinden sanırım 10 bayan öğrenciyi de kursa çağırdım. Kurs sonrası sınavı başarıyla tamamlayıp futbol sahalarına hakem olarak koştum.

* Hakemliğe adım atmadan önce spor ile hangi mesafedeydiniz?
- Hakem olmadan önce dediğim gibi zaten sporun içinde idim, futbol da hayatıma renk kattı.

* İlk maçınız hangisiydi ve o an neler hissettiniz?
- Büyük uğraşlar sonucu Başkanımız Dr. Şeref beyden Ahmet abim ve Ahmet Ertuğ Fırat abim sayesinde zoraki ilk maçımı alabildim. Diyarbakır amatör Devrimspor ve Kuyumcularspor maçına Ahmet Akçay abime yardımcı hakem görevini aldım. Bu maçın önemi benim için çok ama çok mühimdi. Çok güzel duygularla başladığım maçı başarıyla bitirmenin mutluluğu ve gururu vardı.

* Hakemliğinizin ilk yıllarında beğendiğiniz ve kendinize örnek aldığınız isimler kimlerdi?
- İsim ayrımı yapmak istemiyorum. Çünkü örnek olanlar benim yanımdaydılar zaten.

* Birlikte maç yönetmekten keyif aldığınız yardımcı hakemler kimlerdi?
- O yıllarda sadece Diyarbakır maçlarına gelen hakemleri tanımıştım. Örneğin rahmetli İhsan Türe, Erkan Göksel ve Celal Türk gibi isimlerdi bunlar.

* Saha içinde ile saha dışındaki Elmas hoca arasında ne gibi farklılıklar vardı?
- Saha içinde nasılsam saha dışında da aynıydım. Sanırım camia içinde bu yüzden yer bulabildim.

* Kadın bir hakem olarak erkek hakemlere göre, ne gibi avantaj veya dezavantajlarınız vardı?
- Bu tamamen kişinin yapısına bağlı. Yaptığınız iş ne olursa olsun o işin gereği neyi gerektiriyorsa onu yaptığın zaman başaramayacağınız hiçbir şey yoktur.

* Hakemlik yaşantınız süresince olsa yine de yaparım dediğiniz şey nedir?
- Tekrar o yıllara dönmek mümkün olsa sahada neysem dışında oyum. Ben haksızlığa hiç dayanamam. Yeri yurdu önemli değil. Hele ki sevip saygı duyduğum insanlarda yapılsa hemen dalarım. Haksızlığa hiç tahammülüm yoktur.

* Hakemliğinizde pişmanlık veya keşkeleriniz neler oldu?
- Sadece hakemlik değil, hayatımda benim keşkelerim yok ve olmadı. O keşkeleri hayatıma sokmadım.

* Hakemliğinizde sizi en çok üzen ve mutlu eden gelişmeler neler oldu?
- Profesyonel lige terfi konusunda beni çok üzdüler. O yılların MHK üyelerini af etmiyorum. O yıllarda vardı onun adamı, bunun adamı diye. Yani hakemlikte değişen hiçbir şey yok. En mutlu olduğum gün Merkez Hakem Kuruluna yaptığım itirazı değerlendiren gerçek bir Atatürk sevdalısı olan TFF Başkanı sayın Mustafa Kemal Ulusu beyefendi ve itirazımı ileten MHK üyemiz sayın Ekrem Yenci beyefendi tarafından TFF komisyon kararıyla profesyonel lige terfi haberini aldığım gün olmuştu. Hala o günkü duyduğum hislerimi anlatacak kelimeler yoktur.

* Gününüzden günümüze en başarılı bulduğunuz TFF ve MHK Başkanları kimlerdi?
- Her şeyi göze alıp benim bu camiada tutunmamı sağlayan Ahmet Akçay abim. Genelde hakem hocalarım konusunda bir şey demek haddim değil. Tabii ki de bir tarafa koyduklarım vardı. Onlar bende kalsın. Sayın Yılmaz Tokatlı paşa zamanında hakemliğe başlamıştık. Çok saygılı bir kişiliği vardı. Asker adamdı, saygılarımı sunarım. Hele ki sayın Kemal Ulusu onun gibi bir TFF Başkanı daha yoktur. Onun döneminde hakemler altın yıllarını o dönem yaşadı. Hakemler hakem olduklarını o dönem anladılar. Sonsuz saygılarımla sayın Başkanıma.

* TFF ve MHK’nin terfilerde bölge bazında adil davrandığına inanıyor musunuz?
- TFF ve MHK'nin adil ve hakkaniyetli davrandığını asla inanmıyorum ki her şey ortada zaten…

* Ülkemizin ilk kadın hakemlerinden biri olarak kadın hakem sayısını yeterli buluyor musunuz?
- Kadın hakem sayısı belli yerlerde oluşmuş. Genele yayılmalı arzum bu yöndedir benim.

* Gününüzdeki ve günümüzdeki hakemliği saha, araç ve gereç bakımında kıyaslayınca iç çekiyor musunuz?
- Günümüzden bugüne en güzel gelişme statlar. Çok güzel ancak bakım konusunda halen de sıkıntılar var. Hakem kıyafetlerini hiç beğenmiyorum. Eskiden giyindik mi tabiri caiz ise filinta gibi oluyorduk.

* Ülke futbolumuzun Avrupa arenasındaki başarısızlığını nelere bağlarsınız?
- Yabancı oyuncu çokluğu ülkemizi maalesef bu duruma düşürdü. Yabancı hayranlığından en kısa zamanda vazgeçmeliyiz. Özümüze dönelim. Her şey var, altyapı var. Türk oyuncuları acilen yetiştirecek kurumlar yapmalıyız. Antrenörler yabancı hayranlığından bir an önce kurtarılmalı. Başka yolu yok. Hazır oyuncuyu benim babam da oynatır.

* Hakem eğitimlerini yeterli buluyor musunuz?
- Ben hakem eğitimlerini yeterli bulmuyorum. Eğitimler lüks otellerde tatil gibi oluyor. Bölgelerde ise zaten yeterli değil.

* Ülke futbolumuza üç altın öneriniz nelerdir?
- Sevgi, saygı, çalışma kriterlerini hep esas alsınlar ve hiç kimsenin adamı olmasınlar ve laf taşımasınlar.

* Genç ve yeni hakem adaylarına ne gibi önerilerde bulunmak istersiniz?
- Çalışın ve elinize, belinize, dilinize hakim olun başarı gelir.

* Unutamadığınız bir anınızı bizimle paylaşır mısınız?
- O kadar çok var ki. Yıllar önce Denizlispor - Kütahya Tek Termikspor maçına gitmiştik. Kıdemli yardımcı idim ve kapalı tribün tarafındaydım. İlk yarı bitti, ikinci yarının ortalarına doğru tribünler benim bayan olduğumu ancak fark edebilmişlerdi. Hakem bayanmış gariii diye bağırmalarını unutamam. Ha birde spor tarihinde ilk kez bir MHK üyesini mahkemeye verip hakkımı aradım. Sayın Yavuz Tunç beyefendiyi basın yolu ile hakaret davasıydı. İlaveten Diyarbakır'da rahatsızlandım ve göğüs kanserine yakalandım. Geçirdiğim operasyonda her iki göğsüm alınmıştı. Ama ben gene sahalardaydım, bana inanan ve güvenen kişilerle hep beraberdik.1991-1992 sezonunda kendisinden hakemliği bırakacağımı bu nedenle Diyarbakırspor'un bir müsabakasına gidip veda etmek istediğimi ilettim. Ondan sonra bir takım laflamalar sonucu hakem camiasını terk ettim. Sayın Yavuz Tunç, benim hasta olduğumu gazete gazete gezip ağzıma geleni söylediğimi, basına açıklama yapmıştı. Bende kendisine basın yolu ile hakaret davası açtım. İki yıl, iki ay sonucunda davayı kazandım. Halen hakemleri küçük düşürücü beyan ve beyanatta bulunmak TFF’de disiplin kurullarında görev almalarına engeldir.

* Size göre "Vefa" hakem camiasında da bir semt adı mıdır?
- Günümüzde sanırım bu kelime sadece semt adıdır.

* Günümüzde beğendiğiniz hakemler kimlerdir?
- İzlediklerim var tabii ki genelde iyiler. Şu VAR sistemini bir yok etseler sevaba girerler. Çünkü VAR kimine var, çoğuna ise yok..!

* Son olarak okurlarımıza ne gibi mesajlar vermek istersiniz?
- Öncelikle röportaj yapma teklifiniz için size ve ekibinize teşekkür etmek isterim. Sporsuz hayat bir hayatı benimsememeye gayret edin. Baylar, bayanlar, gençler benliğinizi değiştirmeden iyi bir insan olun. Hakem adaylarına ise şunu söylemek isterim; “Hep iyi bir hakem olun. Kendiniz olun. Sahalarda hakem şansınız sizden yana olsun.” Hepinize selam ve sevgiler.

  • Bu haberi paylaşın:
UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik ve tamamı büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmamaktadır.
RÖPORTAJLAR Kategorisindeki Diğer Haberler
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) 2. Lig Beyaz Grupta mücadele eden Batman P..
2. Ligin yeni ekibi Batman Petrolspor’un Teknik Direktörü Ahmet Yavuz, ilk ..
BATEX Tekstil firması sahibi ve aynı zamanda Batman Tekstil Sanayi İş Adaml..
Fernas’ın yetiştirdiği meyveler ve ürettiği meyve suları, dünya markası olm..
Merhabalar bu haftaki röportaj konuğumuz, Fenerbahçe ve Sarıyer'in unut..
Merhabalar değerli okurlarımız bu haftaki röportaj konuğumuz 1996-2013 yıll..
RSS
© 2024 - Batman Medya Gazetesi
bmV0aGFiZXJ5YXppbGltaS5jb20=