Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da ‘Kürdistan’a defalarca ‘Kürdistan’ dediğini hatırlatan Başaran, “Kürdistan coğrafyası terimini oradakiler sanki ilk kez duymuş gibi tepki gösterdi, ama onların başbakanı, cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından defalarca ‘Kürdistan’ kelimesinin kullandığını biliyoruz. Biz de her yerde adı Kürdistan olan o coğrafyayı sürekli ‘Kürdistan’ olarak telaffuz ederiz. Ama nedense meclis tutanaklarına ‘yaralayıcı bir söz’ olarak girdi. Bu AKP’nin son dönemde hazmedemeyen bir takım yaklaşımlarının utanç verici durumu ile söz konusudur. Şu an AKP zihniyetinin ne kadar ırkçı, faşist olduğu orada kullandığım kelimeye yaklaşımlarını ortaya koyuyor” dedi. Kürdistan’da yaşanan sivil katliamların gündeme getirilmesinin AKP cephesinde rahatsızlığa yol açtığını söyleyen Acar Başaran, Meclis’teki tahammülsüzlüğün kelimeler üzerine dışa vurulduğunu şöyle ifade etti; “Biz Kürdistan’da yaşanan sivil katliamlardan söz edersek edelim kendilerinde hendeklerle karşımıza gelerek katliamları meşru gösteren bir zihniyet var. Orada yaşananların manası nedir? Dediğimizde bize verebilecekleri tek cevap aslında Kürdistan’da AKP’nin yürüttüğü politika kesinlikle kurulan hendeklere yönelik değildir. Kürdistan’da sokağa çıkma yasağı kaldırıldıktan birkaç saat sonra duvarlarda ‘Kürtler itaat etmeli’, ‘Kurdun dişline kan değdi’ gibi bazı çirkin yazılamalar, aslında onların tamamen işgalci, halkın iradesini yok sayan, oradaki halkın iradesini baskı altına almaya çalışan AKP zihniyetinin meclisteki yansımasıdır. Aslında bunu ‘Kürdistan’ kelimesi ile net bir şekilde görebildik.”