Sosyal güvenliğin, insanların hayat içinde yaşayabilecekleri çeşitli olumsuzluklar nedeniyle başkalarına muhtaç olmadan geçinmelerini ve temel ihtiyaçlarını karşılamalarını sağlayan bir temel insan hakkı ve sosyal devlet ilkesinin gereği olduğunu belirten Ökten, “Sosyal güvenlik, sosyal yardımlar ve sosyal hizmetlerle birlikte, tüm vatandaşlarımızı kapsayan sosyal koruma kalkanımızın üç sac ayağından biridir. Tüm dünyayı ve ülkemizi etkisi altına alan, toplum hayatında ve ekonomide eşi benzeri görülmemiş tedbirler almamızı gerektiren Covid-19 salgını bize tüm toplumu kapsayan bir sosyal güvenlik sistemine sahip olmanın önemini bir kez daha göstermiştir. Bu süreçte, kronik hastaların ve engellilerin süresi dolan sağlık raporu ve reçetelerinin ikinci bir duyuruya kadar geçerli sayılması, kronik hastalara daha önceden bir aylık verilen ilaçların üç aylık olarak verilmesi, Covid-19 teşhisiyle yatarak tedavi gören hastaların resmi ve özel tüm hastanelerde günlük bakım ödemelerinin geri ödeme kapsamına alınması, Sağlık Uygulama Tebliğinde (SUT) yapılan düzenleme ile yoğun bakım tedavi ücretlerinin iki katına çıkartılması, SUT düzenlemesi ile Covid-19 tedavisinde kullanılan ilaçları ve immün plazma tedavisinin sigorta kapsamına alınması, ilaç temininde sıkıntı yaşanmaması için eczanelerle imzalanmış olan protokolün süresinin uzatılması, Covid-19 döneminde vatandaşlarımızın sağlık hizmetlerine erişimini kolaylaştırmak için alınan tedbirlerden bir kaçı olmuştur. Covid-19 salgınıyla mücadelemizde ülke olarak iyi bir noktaya gelmekle birlikte önümüzdeki aylarda, ülke olarak güzel haberler almayı niyaz ediyorum. Bu duygularla, mesai mefhumu gözetmeksizin çalışan Sosyal Güvenlik Kurumu personelimizin ve tüm vatandaşlarımızın Sosyal Güvenlik Haftası’nı kutluyor, tez zamanda sağlıklı günlere erişmeyi diliyorum” dedi.