Dr. Özkan, “Şeker Hastalığı, hem dünyada hem de ülkelimizde çok sık görülen kronik metabolik bir hastalıktır. Ülkemizde 20 yaş üstü erişkin nüfusun yüzde 13.7’sinde diyabet vardır. Başka bir deyişle erişkin her sekiz kişiden birinde şeker hastalığı bulunmaktadır. Diyabet kronik komplikasyonlarla seyreden bir hastalık olduğu için çok iyi kontrol edilmelidir. Diyabet kendi başına ciddi bir problem iken bir de Covid-19 Pandemisi ile baş etmek durumunda kalıyoruz. Diyabet varlığının Covıd-19 enfeksiyonu gelişme riskini arttırdığına dair kanıt yoktur. Ancak pandeminin başından itibaren yapılan tüm çalışmalarda Covıd-19 enfeksiyonuna bağlı ölüm ve hastalığın ağır seyretmesi kronik hastalıkları olan kişilerde daha fazla olduğu saptanmıştır. Diyabette bu kronik hastalıklardan birisidir. Covıd-19 enfeksiyonu diyabetli bireylerde daha ağır seyretmektedir. Enfeksiyonların metabolik kontrol üzerindeki olumsuz etkisi bilinmektedir. Bu nedenle gizli şekeri olan bireylerde Koronavirüs hastalığı aşikar diyabetin ortaya çıkmasına yol açabilir. Diyabetli bireyde Covıd-19 enfeksiyonu daha ciddi seyreder ve artmış Solunum cihazı ihtiyacı ve ölümle ile ilişkilidir. Diyabetli bireylerde diyabetin tipinden ziyade yaş, metabolik kontrol düzeyi ve eşlik eden hastalıklar Covıd-19 enfeksiyonunun seyrini etkilemektedir” diye konuştu.