Argünağa, “Genel merkezimizce yapılan ve görüşümüzü de ifade eden; ‘öz yönetim ilan edilen yerlerde yaşam, seyahat ve güvenlik hakkını ihlal etme potansiyeli taşıyan hendeklerin kazılması, mayın ve patlayıcı tuzaklanması, kamu hizmetlerinin sunulmasının engellenmesi, muhalif kişilerin kendilerini baskı altında hissetmeleri, kamu görevlileriyle sivil vatandaşların giriş çıkışlarının denetime tabi tutulması ve bu tutumun devam ettirilmesi bizatihi hak ihlallerine sebep olmaktadır. Sivillerin mal ve can güvenliği haklarını doğrudan tehlikeye atan hareket tarzını kabul edilemez bulduğumuzu ifade ediyor ve derhal bu hareket tarzından vazgeçilmesini istiyoruz. Sokaklara tuzaklanan patlayıcılar, çatışma artıkları, çatışmalar ve çatışmalar sırasında gelişi güzel kullanılan silahlar birçok sivilin ölümüne ve yaralanmasına neden olmuştur. Bunun yanında devletin geliştirdiği operasyonlar ve ilan ettiği genel sokağa çıkma yasağı uygulamaları ile on binlerce insanın gündelik hayatı günlerce aynı şekilde kâbusa dönmüştür’ şeklindeki açıklamamızın dikkate alınmadığını üzülerek görmekteyiz. Mazlum Der Batman şubesi olarak, çatışmalı ortamın sebep olduğu sonuçlar nedeniyle örgütün çatışmaları sivil alanlara taşımaktan vazgeçmesini, Silvan’da 11 gündür sürdürülen sokağa çıkma yasağı ve ablukanın hemen kaldırılmasını, Toplum olarak karşı karşıya kaldığımız sorunun, merkezine askeri güvenlik uygulamalarını alan stratejiler ile bugüne kadar çözülemediğini; bu tür bir yönelimin sadece şiddet sarmalını derinleştirdiğini, siyasal zemini giderek daraltırken güvenlik bürokrasisinin egemenliğini pekiştirdiğini hatırlatıyoruz” dedi. Haber merkezi