Adalet Bakanı Abdulhamit Gül'ün cevaplaması istemiyle verilen önergede, CPT’nin raporunu hatırlatan Uca, “CPT’nin raporuna göre; İmralı’daki tüm mahkumların bir araya gelebilme süresi haftada toplam 6 saat. Haftada 3 saat haricindeki tüm açık hava aktiviteleri yasaklanmış durumda. Sonuç olarak tüm tutuklular, çoğu zaman tecride tabi tutulmakta. Ayrıca yakınları ve avukatlarıyla görüşün özellikle 15 Temmuz 2016 darbe girişimi sonrası tamamen kaldırıldığına değinen CPT, Öcalan’ın sadece Ağustos 2019’da avukatlarıyla görüşebildiğini, ardından yine tüm ziyaret taleplerinin reddedildiğini ifade etmektedir” dedi. Önergede, şu ifadelere yer verildi; “İşkence yasağının ihlali olan bu rejim uygulamasından vazgeçilmesini ve revize edilmesini daha önceki raporlarına ek olarak bir kez daha talep eden CPT, görüşmelerin sistematik devamlılık gereğine işaret ederek İmralı’da gerçekleşen aile ve avukat görüşme sayısı hakkında, hükümetin aylık kendilerini bilgilendirme talebinde bulunmuştur.” Önergede yer verilen sorular ise şöyle; “Sayın Öcalan’ın avukatları ve ailesiyle görüştürülmemesinin iç ve uluslararası hukukta karşılığı nedir? İmralı’daki mahpusların iletişim hakkı neden engellenmektedir? Öcalan’a uygulanan tecridin hukuki dayanağı nedir? Türkiye’nin imzacısı olduğu uluslararası sözleşmelerde ve iç hukukta işkence olarak tanımlanan tecrit uygulamasına son vermeye yönelik bir girişiminiz olacak mıdır? CPT raporunun tavsiye kararlarında belirtildiği gibi, İmralı’daki mahpusların haberleşme ve görüş haklarını kullanmalarına ilişkin gerekli adımlar atılacak mıdır? İmralı’da gerçekleşecek aile ve avukat görüşü hakkında CPT’ye aylık bilgilendirme yapılacak mıdır? İmralı’daki tecritle ilgili daha önce verdiğimiz önergelere yanıt verilmemesinin sebebi nedir? Bu önergeler yanıtlanacak mıdır?”