DEDAŞ’ın “kamu yararı sağlamadığı” belirtilen teklifte, elektrik dağıtımının yapıldığı illerde usulsüzlüklerin olduğu ifade edildi. Bu durumun bölge halkı ve çiftçileri mağdur ettiğini ve ekonomik anlamda krize sürüklediği kaydedilen teklifte, şişirilmiş faturalara değinildi. Teklifte, “Çiftçilerin derdini anlatabilecekleri ve itiraz edebilecekleri bir merci bulamamaları büyük bir sosyal ve ekonomik probleme dönüşmüştür. Bütün bu olup bitenler karşısında hiçbir itirazı kabul etmeyen DEDAŞ, borç karşılığı çiftçinin ürününe el koyarak kanunları çiğnemeyi sürdürmektedir” denildi.
‘DEDAŞ KAMULAŞTIRILMALIDIR’
Enerjinin vazgeçilmez bir insan hakkı olduğu vurgulanan teklifte, “Günümüzde enerjiyi kullanıcılara ulaştırmak gibi bir kamusal sorumluluğunu kar hırsına terk ederek hizmet odaklı anlayıştan vazgeçmek kabul edilemez bir yanlıştır. Bu özelleştirme yanlışından geri dönülmeli, halkımızı ve çiftçilerimizi oldukça ciddi sıkıntılara sokan özelleştirilmeden derhal vazgeçilmelidir. Sağlık ve elektrik hizmetleri gibi temel hizmetlerin hem üretimi hem de yurttaşların sağlığını doğrudan etkileyen enerji sektörünü kamulaştırmanın ivedilikle yapılması kaçınılmazdır. Bu bağlamıyla, Türkiye’nin tarımsal üretiminin üzerindeki DEDAŞ kamburundan kurtulmak için DEDAŞ’ın kamulaştırılması gerekmektedir” talebine yer verildi.
Teklifte yer alan maddeler şöyle; “Dicle Elektrik Dağıtım Şirketinin (DEDAŞ) kamulaştırma maliyeti Hazine ve Maliye Bakanlığı 2020 yılı Merkezi Yönetim Bütçesinden ayrılan bütçeden karşılanır. DEDAŞ kamulaştırılmasında Hazine ve Maliye Bakanlığının ödeneğinin yetersiz olması durumunda bu ödemenin tamamlanması için 2020 yılı Merkezi Yönetim Bütçesinden Cumhurbaşkanlığı için ayrılan bütçeden transfer yapılır. Bu kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer. Bu kanunun hükümlerini Cumhurbaşkanlığı yürütür.”