Özkan, “Sanayinin gelişmesi ve hızlı nüfus artışı, teknolojik gelişmelerle birlikte artan çevre kirliliği özellikle son yıllarda ciddi sorunlara sebebiyet vermektedir. Buna bağlı olarak dünyamız; küresel ısınma, kuraklık, biyolojik çeşitliliğin azalması ve iklim değişikliği gibi ciddi sorunlarla karşı karşıya kalmıştır.
Sürdürülebilir kalkınma ile çevrenin korunması birbirinden ayrılmaz bir bütündür. Dolayısıyla hepimizin çevreyi koruyarak üretim anlayışına sahip olmamız gerekmektedir. Çünkü çevre de insan için üretim kadar vazgeçilmez bir nimettir. Bu noktada küresel farkındalık oluşturma noktasında “Dünya Çevre Günü” çok büyük önem taşıyor. Tüm dünyayı her anlamda olumsuz yönde etkileyen Koronavirüs salgınının, insan ve çevre ya da insan ve doğa ilişkisinde, insandan kaynaklı olumsuzlukların somut olarak görülmesi ve daha yaşanabilir bir dünya ve sürdürülebilir bir gelecek için insanların doğaya bakış açısının, üretim ve tüketim kalıplarının yeniden gözden geçirilmesi için bir fırsat yarattı. Çevrenin bize miras değil, çocuklarımızın emaneti olduğunu unutmadan herkesin özverili bir şekilde üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi gerektiğini hatırlatmak isterim” dedi.