Çözüm sürecinin ardındaki çatışmalı ortamla birlikte medyanın barış dilinden uzaklaştığını anımsatan Bildirici, “Kürt sorunu tüm çıplaklığıyla ortada. 1990’lı yıllarda yaygın medya barış gazeteciliğinde ne yaptıysa bugün de bir benzeri yaşanıyor. Barış gazeteciliği, Türk medyasında kabul görmüyor nedense. Medya bir anda yeniden savaş diline döndü. Çözüme hiç katkısı olmadı” dedi. Okurun medyadan daha objektif düşündüğünü de kaydeden Bildirici, şöyle devam etti; “Kim ne derse desin okur bizden daha akıllı ve daha iyi görüyor. Hürriyet Gazetesinin okur temsilcisiyim. Başta kendi gazetemin hatalarına dikkat çekiyorum. Kasıtlı olarak hataları aramıyoruz ama okurların uyarısıyla önemli hatalara dikkat çekiyoruz. Bir yerde okur uyarıları bizi yeniden eğitmeye başladı. Artı ve doğruları gazetemize yansıtmaya çalışıyoruz. Kırıp dökmeden bu işi yapıyoruz. Çünkü okura karşı sorumluluğumuz var.”