TBMM’ye verdiği dilekçede, Anayasa’nın 98’inci, İçtüzüğün 104 ve 105’inci maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılmasını isteyen Tiryaki, “Hali hazırda 3 yıldır kayyım ile yönetilen Diyarbakır, Mardin ve Van büyükşehir belediyelerinin seçilmiş belediye başkanlarının neredeyse göreve gelir gelmez tekrar görevlerinden uzaklaştırılarak yerlerine görevlendirme yapılmasına dayanak yapılan başat sebep, büyükşehir belediye başkanları hakkında yürütülen soruşturma ve kovuşturmalardır. Seçimlerin yapılmasından önce de mevcut olan bu soruşturma ve kovuşturmalara rağmen adaylıkları Yüksek Seçim Kurulunca kabul edilmiş ve seçimi kazanarak göreve başlamış belediye başkanlarının, uluslararası hukuka ve Anayasa’ya aykırı olarak vasi makamlarınca görevlerinden alınmaları ve yerlerine valilerin görevlendirilmesi, seçilme hakkının fiilen ortadan kaldırılması demektir. Aynı zamanda etkisi ve sonuçları itibariyle Olağanüstü Hal dönemiyle sınırlı kalması gereken 674 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile birlikte, 2016’dan itibaren seçtiği kişiler tarafından yönetilemeyen henüz seçme yeterliliğine haiz olmayanlar da dahil 3 milyon 685 bin 375 kişilik bu nüfusun seçme hakkının elinden alındığının ilanıdır. 2016 itibariyle görevlerinden uzaklaştırılarak yerlerine kayyım görevlendirilen belediye başkanlarının tamamına yakınının Demokratik Bölgeler Partisi’nden olması, 31 Mart 2019’da seçilen Diyarbakır ve Mardin Büyükşehir Belediye başkanlarının görevden uzaklaştırılması talebinin daha mazbataları dahi teslim edilmeden 1 Nisan 2019’da İçişleri Bakanlığı’na iletilmiş olması, isnat edilen suçun tespiti ve yaptırımların belirlenmesine yargının değil vesayet makamlarının karar vermesiyle iktidar değerlendirmelerinin mahkeme kararlarının yerini alması tüm bu sürecin hukuki değil siyasi olarak yürütüldüğünü göstermektedir” dedi.