Yanlış yönlendirmeler, bilinçsizce yapılan tedavi ve uygulamaların hem maddi hem manevi olarak hastaya ciddi ve dönüşü olmayan zararlar verebildiğini ifade eden Küçükkaya, “Boyun omurları arasında bulunan disklerde bazı şartlarda fıtıklar oluşabilir. Hareketsiz yaşam, kaslara aşırı yüklenme, bilinçsiz şekilde yapılan spor, uzun süre araba kullanma, vücuda uygun olmayan yatak, sandalye ve masa kullanımı fıtığa zemin hazırlar. Baş öne eğik olarak masa başında çalışanlar, sekreterler, öğretmenler, uzun süre bilgisayar ve telefon kullananlar, ev işleri, dikiş nakış, temizlik, perde asma, cam silme gibi işlerle uğraşanlar risk altındadır.
Boyun fıtığında ağrı, sadece boyunda değil bazen kürek kemiği üzerinde veya göğüs bölgesinde yoğunlaşabilir. Sinir kökü sıkışması ile kola ve ele yayılan şiddetli ve yanıcı ağrı, uyuşma, karıncalanma, ileri olgularda da el veya kolda kas güçsüzlüğü görülebilir. Ağrı boyun hareketleri, öksürme, hapşırma ile artabilir. Boyun ve omuz bölgesinde olan ve kollara yayılan her ağrı, her rahatsızlık şüphesiz boyun fıtığı demek değildir. Bu konuda yukarıdaki şikayetleri devam eden hastanın bu konunun uzmanına başvurmasında yarar vardır. Bu rahatsızlığı olan kişilerin günlük yaşantısında yapması gereken bazı düzenlemeler:
Çalışmanıza sık ara verin. Masada veya arabada otururken kısa aralar verip ayağa kalkın, kısa yürüme ve gerinme egzersizleri yapın. Çalışma koltuğunuzu ve bilgisayarınızı ayarlayın. Otururken baş ve boyun doğru pozisyonda olmalıdır, özellikle uzun süre baş eğik pozisyonda çalışılmamalıdır. Çok sayıda veya kalın yastıkla yatmayın. Televizyon izlerken kanepenin koluna başınızı dayayıp uyuyakalmayın. Boyun fıtığı ihmal edilmeyip tedavisi için erken davranıldığında kısa sürede şikâyetlerin azaldığı bir rahatsızlıktır. Boyun ağrısı çekenlerin vakit geçirmeden bir fizik tedavi rehabilitasyon uzmanına başvurmaları ve onun tavsiyeleri doğrultusunda hareket etmeleri uygun olacaktır” diye konuştu.