Büryan başta olmak üzere tüm yemeklerinde doğal ve organik et ve ürün kullanan Paşa Büryan, yeni konseptine ızgara çeşitlerini de dahil ederek bu alandaki talepleri karşılamanın mutluluğunu yaşıyor. Paşa Büryan günde 250 civarında müşteri ağırlayarak kendilerine besili değil, çayır malı et ve diğer ürünleri sunuyor. Tümüyle doğal ortamlarda etlerini pişirdiklerini belirten mekan yetkilileri, yaptıkları hizmeti şöyle değerlendirdiler: “ Gece 02.00’de hazırlık yapmaktayız. Öncesinde tandırımızı, yani kuyumuzu büryan eti pişirme safhası için hazırlıyoruz. Öncesinde Kemikli etimizi üç metrelik kuyuya bırakıyoruz, sonra da kemiksizi de kuyunun en üst tarafında bulunan askılara asıyoruz. Bu işlemimiz yaklaşık 2 Bin yıllık bir pişirme tekniğidir. 2 saat kemiksiz, 3 buçuk saat de kemiklinin pişmesi yaklaşık 5 saati buluyor. Sabah yedi’de önce kemiksizi, yarım saat sonra da kemikli büryan servisini yapmaktayız. Günde iki ürün çıkarmamıza rağmen çabucak tükeniyor. Saat 5’de bitiyor. Öğle servisi ve sonrasında kuzu paça ve kuzu etinden yapılan ızgara çeşitleriyle hizmet vermeye başladık “
‘HİÇ BİR ÜRÜNÜMÜZDE KATKI MADDESİ YOKTUR’
Tüm ürünlerinin doğal ve katkı maddesi içermediğini, hatta ekmeklerini de özel olarak kendilerinin pişirdiğini belirten Paşa Büryan yetkilileri konuşmalarına devamla yaptıkları açıklamada, “ Nefis büryanımızdan sonra şimdi yeni lezzetleri mönümüze dahil ettik. Adanalı Kebapçı Celal, Siirtli büryancı Mesut Usta ve Batmanlı paçacı Hasan Ustalarımızla lezzetleri damak keyfine sunmaktayız. Eskiden sunulan organik lezzetleri biz şimdi sunmaktayız. En genç ustamızın bile 40 yıllık tecrübesi vardır. Lahmacunumuzu büryan’da kullanamadığımız kuzu budundan pişiriyoruz. Böylece kalite olarak başka yerde bulunmayan bir tad çıkıyor. Künefemiz çok güzel. Hatta Müşterilerimiz, “ Büryanınız Siirt’inkinden güzel, künefeniz büryandan bile güzel” diyorlar. Büryan’dan yanı sıra, ızgara ve çorba çeşitleri, işkembe, mercimek, kuzu paça çeşitleri, kelle ve beyin söğüş, işkembe çorbası, lahmacun ve pide çeşitleriyle hizmet vermekten kıvanç duymaktayız.” Recep Akın