Katliam günü olan 3 Ağustos'u ‘Rojareş’ olarak anan Êzidîlerin tek dileği, yeniden özgür Şengal'de yaşamak oluyor. Şengal katliamından kurtulan Êzidîler, dünyanın dört bir yanına dağılarak yurtlarından uzak yaşama tutunuyor. Batman’daki kampta bulunan kadınların gözlerinden yaşlar, acılar akıyor. Siyaha bürünen kadınlar, çocuklarına sımsıkı sarılıyor. Kampta yaşayan ve Êzidî piri olan Pir Şemo, Şengal'de yaşananın çok büyük bir katliam olduğunu vurguluyor. Pir Şemo, DAİŞ'in amacının, tek bir Êzidî kalmayacak şekilde soykırım yapmak olduğunu belirtiyor. Tüm girişimlerine rağmen DAİŞ'in istediği şeyin gelişmediğini ve Êzidî halkının hâlâ dimdik ayakta olduğunun altını çizen Pir Şemo, şunları söylüyor; “Çok acılar çektik. Binlerce şehit verdik, onbinlerce insanımız hâlâ çetelerin elinde, ama yine de amaçlarına ulaşamadılar. Kürt halkının birliğine olan inancımız tamdı. Sadece halkımıza güvendik. Rojava halkının bize güven veren yaklaşımını asla unutmayacağız.” Pir Şemo, gerillanın günlerce uykusuz kalarak Şengal'e ulaştığını ve daha uyuyamadan DAİŞ çeteleri ile savaşarak yaşamını yitirdiğine şahit olduklarına dikkat çekiyor. “O günleri unutamayız” diyen Pir Şemo, DAİŞ ve destekçilerinin amacına ulaşamadıklarını ve bugün hâlâ yaşamanın onlara bir mesaj olduğuna işaret ediyor. Êzidî halkına karşı geliştirilen yok etme girişimlerinin boşa çıkarıldığını ve bugün tüm Êzidîlerin ortak bir noktada buluşabildiğini söyleyen Pir Reşo, Şengal'in özgürleştirileceği günü de göreceklerine olan inancını dile getiriyor. Kampın bir diğer önde gelenlerinden olan Pir Kenan, kimsenin 3 Ağustos gününü unutmamasını istiyor. KDP pêşmergelerinin Êzidî halkını savunmasız bırakarak, halktan önce Şengal'i terk ettiğini vurgulayan Pir Kenan, “Biz yanımızda pêşmergeyi görmedik. Sadece gerillalar vardı. Onlar bize yolu açtı. Şengal'de saldırıdan önce 7 bin pêşmerge vardı. Binlerce pêşmerge bizi DAİŞ'e karşı koruyamadı. Biz o günü asla unutamayız. Gerillalarda ağır silah olmamasına rağmen bizi çetelere karşı korudular” diyor.
Kampta kalan Êzidîlerin en büyük sorunu ise, Güney Kürdistan topraklarına gittikleri vakit KDP asayişi tarafından gözaltına alınarak kötü muamele görmeleri oluyor. Pêşmergenin Şengal'i terk etmesini gazetecilere anlatanların bir kısmının aylardır Güney Kürdistan'da cezaevinde tutulduklarını aktaran kamp sakinleri, KDP yetkililerinin Türkiye'deki tüm medya kuruluşlarını takip ettiklerini ve buradan Êzidîleri tespit ettiklerine dikkat çekiyor. Bazı Êzidîlerin kameraları görünce çekinmesi bu korkuya bağlanıyor. Haber merkezi