Platform Dönem Sözcüsü Deniz Topkan, Ülkemizin sermaye için ucuz iş gücü cennetine çevrilmesinin bedelini işçiler, emekçilerin canları ile ödemeye devam ettiğini belirtti. Topkan, “Ardı ardına yaşadığımız iş cinayetleri adeta bir sınıf katliamına dönüşüyor. TÜPRAŞ’ta yaşanan ve 4 taşeron işçi kardeşimizi yaşamdan koparan cinayetin üzerinden daha bir hafta geçmeden önceki gün Şırnak ile Cizre arasında, Cudi Dağı eteklerindeki kaçak maden ocağında yaşanan iş cinayeti 7 kardeşimizi daha aramızdan almıştır. Kaçak kömür ocağında yaşanan bu cinayet Şırnak’ta yaşanan ilk iş cinayeti değildir. Şırnak’ta, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığınca 2013 yılında üretime kapatılan maden Ocaklarında 2014’ten bu yana yapılan kaçak çalışmalarda 14 işçi hayatını kaybetmiştir. İşçi sendikalarının paylaştığı bilgiler dün yedi işçinin hayatını kaybettiği bir işçinin de yaralandığı maden ocağında 2014 ve 2015 yıllarında 3 kez göçük yaşandığını ve bunun sonucunda 3 işçinin hayatını kaybettiğini, 8 işçinin yaralandığını göstermektedir. Şırnak’ta yaşanan son iş cinayeti, işçi sağlığı ve güvenliği gibi hayati bir konuda çözümü tercihini özelleştirmeden, rödovanstan, taşeronlaştırmadan, sendikasızlaştırmadan yana koyan siyasi iktidardan beklemenin gerçekçi olmadığını ispatlamıştır. KESK olarak Şırnak’ta yaşamını yitiren işçilerin ailelerine başsağlığı ve sabır dilerken işçilerin-emekçilerin kanından beslenen taşeronlaştırma, özelleştirme, sendikasızlaştırma, başta olmak üzere çalışma yaşamını gittikçe daha güvencesiz hale getiren sisteme karşı ortak mücadelenin yükseltilmesinin bu sorulara verilecek en iyi cevap olduğunun altını tekrar çiziyoruz” dedi.